“YATIRIM DEĞİL SİRKAT”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

TDP MYK üyesi İlke Davulcu, toplumun yaşamı boyunca ödediği vergilerin nereye gittiğini sorarak, “istedikleri yasayı yapsınlar, meclisten de isterlerle geçirsinler. Bunun adı çalmaktır” dedi

İlke Davulcu, sermayenin adil bir şekilde vergi ödemediğine dikkat çekerek, AKSA  denilen şirkete tanınan ayrıcalık, Taşyapı’ya tanınan milyonlarca liralık vergi indirimleri olduğunu belirtti

Davulcu, AKSA gibi süresi uzatılan sözleşmeler olduğunu belirterek, “Taşyapı’ya bu vergileri kim bağışladı?” diye sordu. İçişleri Bakanının, bunlar dururken, “kesintiler topluma yatırım” diye çıkıp da gazel okuduğunu belirterek, “bu ülkede ciddi bir kumar, bahis meselesi vardır. Hani sanal bahis üzerinden yasa yapılacaktı, vergi alınacaktı? Bu konu ne oldu?” diye sordu

Davulcu, bir ay boyunca asgari ücretle geçinmek zorunda kalan insanlar varken, bu ülkenin kültüründen uzak, yapısını bilmeyen, Mercedesler, Audiler, Porche’ler, Ferrari’lerle gezen bir kesimin olduğuna dikkat çekti.  İlke Davulcu, bu kişilerin kumar paralarıyla burada yaşadığını, toplumumuzu köleleştirmiş durumda olduklarını ifade ederek, “bu kesim siyasetçilerimizi dahi satın aldı” diye konuştu

Yeni Bakış

TDP MYK üyesi İlke Davulcu, Ufuk Çağa ile Güne Yeni Bakış’ta gündemi değerlendirdi. Davulcu, ülkenin ekonomik yapısının ne savaş ne de depremle alakalı olduğunu belirterek, bunlar olmadan da ekonomik yapının sağlıklı bir düzen içinde ilerlemediğini söyledi. Davulcu, burada her daim sermayeyi koruyan siyasi iktidarların, halkını düşünmeyen sermaye yandaşı siyasi partilerin yıllardır yarattığı bir tahribatın söz konusu olduğunu kaydetti. Davulcu, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kişi başı gelirin 25 bin doları bulacağını söylediğini, ancak bugün gelinen noktanın asgari ücretin açlık sınırının altında olduğunu belirtti. Davulcu, bunun ilk kez yaşanmadığını, UBP’nin yeni türevlerini de yanına alarak iktidarda bulunduğu süreçte bu durumla çok fazla karşı karşıya kalındığını söyledi. Davulcu, pandemi döneminde çalışan kesimden toplanan fonlarla otellerin zengin edildiğini ifade ederek, “dünyada tüm oteller boş iken bizim hükümetimiz çalışandan hortumladıklarını buralara peşkeş çekti” dedi. Davulcu, can çekişen esnafı öldürdüklerini söyledi.

“Utanma da öldü”

Davulcu, Türkiye’de, önlemleri duymayan bir hükümet sayesinde depremle birlikte bir felaketin yaşandığını söyleyerek, bizde de “cumhurbaşkanının, “boş verin mimar mühendisleri biz arkanızdayız” dediğini hatırlattı. Davulcu, her şeyin şov için yapıldığı bir süreçte insanların hayatını kaybettiğini belirterek, “akıl yok, bilim yok, hiçbir kurala uyulmuyor” dedi. Davulcu, deprem sonrası çocuklar okullarda ne kadar güvende sorusunun sorulduğunu belirterek, okullarda şu an yaşanmakta olanın tamamen bir kaos olduğunu söyledi. Son on yılda okul idarecilerinin bakanlıktan tuvalet kağıdı almadan yönettikleri bir sürecin geçtiğini belirten Davulcu, İngiliz ve Rum’un döneminden kalan okulların içine bir çivi dahi çakılmadan 40 yılın harcandığını söyledi. Davulcu, gelinen noktada bir çadır utancının yaşandığını ifade ederek, “bu ülkede bina ı kalmadı?” diye sordu. Davulcu, utanmanın da öldüğü bir sürecin yaşanmakta olduğuna vurgu yaptı.

“Maraş duvara tosladı”

TDP MYK üyesi İlke Davulcu, geçtiğimiz yıl bu zamanlarda vakıfların milyonlarca lirası harcanarak, tabelalarda değişiklik yapılarak “Maraş Türk malıdır” yazıldığını hatırlatarak, seçime malzeme yapılmış bir Maraş konusunun olduğunu söyledi. Davulcu, Maraş konusunun gerçeğin olduğu yönde doğru ilerlediğini ve duvara gidip vurduğunu belirterek, “Maraş açılamaz dedik, uluslararası bir sorundur dedik, KKTC uluslararası bir platformda değil dedik” diye konuştu. Davulcu, Maraş’ın sadece birkaç yoluna asfalt döküldüğünü belirterek, “Kıbrıs gazisi bir adamı alıp getirdiler, çukura düşürüp öldürdüler. Maraş’ta olan en önemli olay budur” dedi. İlke Davulcu, Maraş dışında daha duvara tosladığımız birçok konu olduğunu söyledi.

“İktidarın parası yok. Sermaye babalarından da toplayamıyor. Halktan kesme yoluna gidiyor”

İlke Davulcu, ülkedeki ekonomik çöküntü içinde çok ciddi miktarlarda toplumun her kesiminde bir yıl süreyle kesinti yapma ihtiyacı hisseden bir hükümetin karşımızda durduğunu belirtti. Davulcu, ilk önce kesintilerin Türkiye’ye yardım için olduğunu söylediklerini, birkaç başlık sıralandığını en son gelinen noktada da okul ve sağlık için harcanacağının söylediğini kaydetti. Davulcu, toplumun yaşamı boyunca ödediği vergilerin nereye gittiğini sorarak, burada yapılmaya çalışılanı şu şekilde belirtti, “iktidarın parası yok. Bunu çıkıp da sermaye babalarından da toplayamıyor. Halktan kesme yoluna gidiyor. Sadece aylık kazanç üzerinden de değil, bankada çocuğunuzun geleceği için biriktirdiğiniz her bir kuruşun üzerinden de faiz alarak paranızı cebinizden çalacaklar. Toplumu düşünmüş olsalardı bindikleri kara mersedesleri bir yıl boyunca kullanmazlar, kendi araçlarını nasıl ki biz kendi benzinimizi koyarak kullanıyorsak onlar da kullanırlardı.”

“Bu işler düzeltilmeden hiçbir konuda ilerleme sağlanamaz”

Davulcu, “İstedikleri yasayı yapsınlar, meclisten de isterlerle geçirsinler. Bunun adı çalmaktır. Bunu çalanlar günü geldiğinde bedelini yerine geri ödeyecek bir iktidara doğru süreç gidecek” dedi.

Davulcu, bunların hesabı sorulmadan, bu işler düzeltilmeden hiçbir konuda ilerleme sağlanamayacağını kaydetti.

“Hani sanal bahis üzerinden yasa yapılacaktı, vergi alınacaktı?”

İlke Davulcu, sermayenin adil bir şekilde vergi ödemediğine dikkat çekerek, AKSA  denilen şirkete tanınan ayrıcalık, Taşyapı’ya tanınan milyonlarca liralık vergi indirimleri olduğunu belirtti. Davulcu, AKSA  gibi süresi uzatılan sözleşmeler olduğunu belirterek, “Taşyapı’ya bu vergileri kim bağışladı?” diye sordu. İçişleri Bakanının, bunlar dururken, “kesintiler topluma yatırım” diye çıkıp da gazel okuduğunu belirterek, “bu ülkede ciddi bir kumar, bahis meselesi vardır. Seçim öncesi herkesin dilinde ‘kontrol altına alınsın’ vardı. Bu konudaki vergiler ne oldu? Hani sanal bahis üzerinden yasa yapılacaktı, vergi alınacaktı? Bu ülkede kara para inanılmaz boyutlara ulaştı” diye konuştu.

“Siyasetçilerimizi satın aldılar”

Davulcu, bir ay boyunca asgari ücretle geçinmek zorunda kalan insanlar varken, bu ülkenin kültüründen uzak, yapısını bilmeyen, Mercedesler, Audiler, Porche’ler, Ferrari’lerle gezen bir kesimin olduğuna dikkat çekti.  İlke Davulcu, bu kişilerin kumar paralarıyla burada yaşadığını, toplumumuzu köleleştirmiş durumda olduklarını ifade ederek, “bu kesim bizim siyasetçilerimizi dahi satın almış durumdadır. Siz hangi ülkeyi yönettiğinizi sanıyorsunuz? Hangi Kıbrıs’tan bahsediyorsunuz” diye sordu.