Mağusa İnisiyatifi üyelerinden Dr. Okan Dağlı, Türkiye’nin Kıbrıs’ta bir BM parametrelerini içeren federal bir çözümü tekrardan canlandırma yönünde bir adım attığını düşündüğünü belirterek, Guterres’in kişisel temsilcisi olarak atanan Cuellar’ın Türkiye’nin onayı ile atandığının bilindiğini söyledi. Okan Dağlı, bir süre Türkiye’nin onayının beklendiğini belirterek, Kıbrıs’ta çözümün parametrelerinin belli olduğunu kaydetti
BM parametreleri dışında çözüm olamayacağını genel sekreterin raporlarda da açıkladığına dikkat çeken Dağlı, farklı bir çözüm modelinin uluslararası toplumda konuşulmadığına vurgu yaptı. Dr. Dağlı, “Türkiye, yeni dış işleri bakanı ile beraber Guterres’in kişisel temsilcisinin atanmasına onay vermişse demek ki sürecin başlamasına da onay verdi” dedi
Dağlı, “2025 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimine kadar kuzeydeki liderlik ne derse desin hangi söylemin üzerinde durursa dursun süreç başlamıştır” dedi. Okan Dağlı, 2025 yılındaki seçimden sonra sürecin ilerleyeceğini ifade etti
Yeni Bakış
Mağusa İnisiyatifi üyelerinden Dr. Okan Dağlı, Kıbrıs sorunun 2017 yılı Crans Montana’dan sonra askıya alındığını belirterek, 2020 cumhurbaşkanlığı seçimi ile bir ray değişikliğine gidildiğini söyledi. Dağlı, Mayıs Manşet programında Meltem Sakin ile gündemi değerlendirdi. Dağlı, Kıbrıs’ta iki devletli bir çözüm kabul edilmediği veya devletin tanınmadığı sürece masaya oturulmayacağı yönünde Türkiye ve cumhurbaşkanın kararı olduğunu ifade ederek, masanın ortak bir uzlaşıya varılacak olan bir yer olduğunu, dayatılan şartlar kabul edilirse o masaya oturmanın zaten bir anlamı kalmayacağını söyledi. Dağlı, Türkiye’nin tekrardan görüş değiştirdiğini düşündüğünü belirterek, 2017 yılının gerisini gittiğini söyledi. Dağlı, Türkiye’nin Kıbrıs’ta bir BM parametrelerini içeren federal bir çözümü tekrardan canlandırma yönünde bir adım attığını düşündüğünü belirterek, Guterres’in kişisel temsilcisi olarak atanan Cuellar’ın Türkiye’nin onayı ile atandığının bilindiğini söyledi. Okan Dağlı, bir süre Türkiye’nin onayının beklendiğini belirterek, Kıbrıs’ta çözümün parametrelerinin belli olduğunu kaydetti. BM parametreleri dışında çözüm olamayacağını genel sekreterin raporlarda da açıkladığına dikkat çeken Dağlı, farklı bir çözüm modelinin uluslararası toplumda konuşulmadığına vurgu yaptı. Dr. Dağlı, “Eğer bir süreç başlayacaksa federal çatı altında Kıbrıs’ın tekrardan birleşme sürecinin başlayacağını kaydetti. Okan Dağlı, Türkiye’nin yeni dış işleri bakanı ile beraber Guterres’in kişisel temsilcisinin atanmasına onay vermişse demek ki sürecin başlamasına da onay verdiğini söyledi.
“Crans Montana’da liderler ve garantörler çözümün nasıl olacağını gördüler”
Okan Dağlı, Cuellar’ın adaya gelerek her kesim ile bir nabız tutmaya çalıştığını söyleyerek, yaptığı görüşmelerden de olumlu bir izlenimle ayrıldığını gördüğünü belirtti. Dağlı, “2025 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimine kadar kuzeydeki liderlik ne derse desin hangi söylemin üzerinde durursa dursun süreç başlamıştır” dedi. Okan Dağlı, 2025 yılındaki seçimden sonra sürecin ilerleyeceğini ifade ederek, şöyle devam etti, “Görüşme süreci artık sıfırdan başlamaz. 2017 yılında Crans Montana’da aslında liderler ve taraflar, garantörler, çözümün nasıl olacağını gördüler. Masaya çözüm planı kondu. Çözüm planını hayata geçirmek için imza atacak irade sadece yoktu. Tekrardan bir süreç başlarsa bu süreç çok uzun olmaz, çünkü her şey konuşuldu. Olumlu yönde ilerleyen süreci Rum tarafı ve Yunanistan son anda ret etmişti.”
“Maraş’ın açılışı Tatar seçim kazansı diye planlandı”
Dr. Okan Dağlı, 2003’te kapılar açıldıktan sonra hala Maraş’ın yasal sahiplerine kapalı tutulmasına yönelik açın diye çok açıklamalar yapıldığını belirterek, güven artırıcı önlem olarak da bunun yapılması gerektiğinin söylendiğini kaydetti. Dağlı, şaşalı Maraş’ın açılmasını Tatar’a seçim kazandırma adına yapıldığını belirterek, Maraş ekonomiyi turizmi patlatacak, insanlar iş bulacak gibi bir hava verildiğini söyledi. Okan Dağlı, “Bu durum belki de küçük de olsa oylara yansımıştır” diyerek, sadece yol ve sahillerde bir açılımın olduğunu söyledi. Dağlı, mal sahipleri taşınmaz mal komisyonuna gelip başvursunlar denildiğini, bunun olması için yasanın değişmesi gerektiğini kaydetti. Dağlı, askeri bölgelerin kapsam dışında olduğunu söyleyerek, Maraş’ın askeri bölgeden çıkarılması gerektiğini ifade etti. Dağlı, malını satmak isteyenlerin de olduğunu, otelini hangi idare olursa olsun açıp yeniden işletmek isteyenlerin de olduğunu belirterek, Taşınmaz mal komisyonuna başvuruyu açık bir şekilde yapabilmeleri için Maraş’n askeri statüden hemen çıkarılarak başvuruların değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. 4 yıldır herhangi bir başvurunun değerlendirilmediğini söyleyen Dağlı, “yalanı o kadar bir kanıtsadılar ki çekinmiyorlar. Şu anda sadece yollar yıkanıyor, vatandaşlar da sahil kenarında denize giriyor o kadar” diye konuştu.