SUDA RANT

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Üretici Seydali Gülkan, kendisinden örnek vererek, bu yıl sulamaya harcadığı paranın 480 bin lira olduğunu söyleyerek, Güzelyurt bölgesinde bin civarında su kuyusu olduğunu hatırlattı.  Seydali Gülkan, sulama birliklerine ait motor sayısı kadar da özel kuyuların olduğunu söyleyerek, devletin oralara hiç gitmediğini belirtti

 Gülkan, sulama birliklerinin oluşturulduğunu ifade ederek, su kuyularının daha önce Devlet Su İşleri Dairesi tarafından çalıştırıldığını, hepsinin batırıldığını, daha sonra ise sulama birlikleri yasasının yapıldığını söyledi

  Gülkan, yasa ile tüm yetkinin bölge sulama komitesine veriliğini belirterek, bölgede 400 tane sulama birliği kurulduğunu söyledi. Gülkan, Lefke’de bir gölet olduğunu ve büyük paralar harcanarak bir proje yapıldığını, barajdan kalan suyun Güzelyurt Barajına akacağının belirtilmesine rağmen, en az 10 yıldır Lefke Göletinden Güzelyurt Barajına bir damla su gelmediğini ifade etti

 Gülkan, “Gelemez, çünkü bu işten faydalananlar gider kapakları açar, Lefke’ye verir, Gaziveren’e verir, Yedidalga’ya verir ama Güzelyurt’a bu su ulaşmaz” diye konuştu. Gülkan, “Bu yönetimin basiretsizliğidir, acizliğidir” diyerek, “iki üç tane büyük tüccar ya da mal sahibine rant sağlıyorlar” dedi

Gülkan, hala bölge sulama komitesinin kontrolünde olan birlikler olduğunu belirterek, “örneğin Akçay Sulama Birliğini ya da Kumköy Sulama Birliğini düşünün. Her birinin 50’ye yakın sulama kuyusu var. Köyün tümü üyedir. Orada muazzam paralar döner” diye konuştu

 Yeni Bakış

Narenciye Üreticisi Seydali Gülkan, Yeni Bakış Web TV’de yayınlanan Ufuk Çağa ile Güne Yeni Bakış programına konuk oldu.

Gülkan, 1974 yılı öncesinden kalan 76 bin dönümlük narenciyeden şu anda elimizde 36 bin dönüm kaldığını belirterek, yüzde 50’sinin kuruduğunu söyledi. Gülkan, hazır bulunan birçok narenciye tesisinin kurutulduğunu ifade ederek, 36 bin dönüm narenciye ile iştikal eden 2 bin 374 tane narenciye üreticisi olduğunu söyledi. Gülkan, bunun küçümsenecek bir rakam olmadığını belirterek, bunun ancak yüzde 10’unun sadece narenciye ile hayatını sağlayabilmekte olduğunu kaydetti. Gülkan, geçen yıl 58 bin ton mandora üretildiğini belirterek, bundan 380 milyon lira gelir elde edildiğini söyledi. Gülkan, 55 bin ton valensiya üretildiğini ifade ederek, buradan ise elde edilen gelir 190milyon lira olduğunu kaydetti. Gülkan, 10 bin ton ise limon washington portakal, kokulu mandalin elde edildiğini söyleyerek, toplamda 600 milyon lira getirisi olan bir sektör olduğunu söyledi. Ancak giderlere bakıldığında bu işin devam edemeyeceğini bize söyleyen rakamların ortaya çıktığını belirten Gülkan, Tarım Dairesinin yapmış olduğu çalışmalara göre, bir dönüm narenciyenin yıllık maliyetinin 12-14 bin lira arası olduğunu söyledi. Gülkan, geriye 100 milyon lira kaldığını ve bu paraya bu işin yapılamayacağını ifade ederek, kullandığımız para biriminin yıllık enflasyon karşısında eridiğini belirtti. Gülkan, “500 bin lira yatırım yapan bir üreticinin 1 milyon lira kazanması gerekir ki o iş sürdürülebilir olsun” dedi.

“iki üç tane büyük tüccar ya da mal sahibine rant sağlıyorlar”

Gülkan, sulama kuyularının yüzde 50’sinin tuzlu suyla dolduğunu belirterek, “geriye kalanı da kurumuş olabilir. Ancak o dönem 3 binin üzerinde olan su kuyuları bu alana yeterliyseydi ki o dönem gece sulama da yoktu, çoğunlukla dizel motorlar vardı. Şimdi elektriklidir, sezon başladığında çalıştırılır. Su kuyusunun durması için ya o motor kırılacak ya da 10 ay çalışacak” dedi. Seydali Gülkan, Güzelyurt bölgesinde bin civarında su kuyusu olduğunu belirterek, bunun 700’ünün aktif durumda olduğunu kaydetti. Gülkan, sulama birliklerinin oluşturulduğunu ifade ederek, su kuyularının daha önce Devlet Su İşleri Dairesi tarafından çalıştırıldığını, hepsinin batırıldığını, daha sonra ise sulama birlikleri yasasının yapıldığını belirtti. Gülkan, yasa ile tüm yetkinin bölge sulama komitesine veriliğini belirterek, bölgede 400 tane sulama birliği kurulduğunu söyledi. Gülkan, Lefke’de bir gölet olduğunu ve büyük paralar harcanarak bir proje yapıldığını barajdan kalan suyun Güzelyurt Barajına akacağını söyledi. Gülkan, en az 10 yıldır Lefke Göletinden Güzelyurt Barajına bir damla su gelmediğini ifade ederek, “gelemez, çünkü bu işten faydalananlar gider kapakları açar, Lefke’ye verir, Gaziveren’e verir, Yedidalga’ya verir ama Güzelyurt’a bu su ulaşmaz” diye konuştu. Gülkan, “Bu yönetimin basiretsizliğidir, acizliğidir” diyerek, “ iki üç tane büyük tüccar ya da mal sahibine rant sağlıyorlar” dedi.

“Bırakın özel kuyuları devletin denetçileri sulama birliklerini bile denetlemez”

Gülkan, kendisinden örnek vererek, bu yıl sulamada harcadığı paranın 480 bin lira olduğunu söyleyerek, bin civarında su kuyusu olduğunu hatırlattı.  Seydali Gülkan, sulama birliklerine  ait motor sayısı kadar da özel kuyuların olduğunu söyleyerek, devletin oralara hiç gitmediğini belirtti. Gülkan, “Bırakın özel kuyuları devletin denetçileri sulama birliklerini bile denetlemez” diyerek şöyle devam etti, “34/2002 su kullanımının yasasını yaptılar. 2002 yılından bu yana teknik kurul oluşturulmadı. Onun üzerindeki üst kurul da oluşturulmadı. 500 milyon liradan bahsediyoruz. Bölge Sulama Komitesi, İskan Dairesi, Jeoloji Maden Dairesi, Tarım Dairesi, Devlet Su İşleri ve Kaymakamlık’a bağlıdır. Eskiden su kuyuları devlet su işleri tarafından kontrol edilirdi. Hepsini batırdılar. Kurtuluşu bu yasayı yapmakta buldular. Kuyuları üreticiye devretmede buldular. Sulama Birliklerinin başındaki yönetimi de denetlemek için bölge sulama komitesini kurdular.”

“Orada muazzam paralar döner”

Gülkan, hala bölge sulama komitesinin kontrolünde olan birlikler olduğunu belirterek, “örneğin Akçay Sulama Birliğini ya da Kumköy Sulama Birliğini düşünün. Her birinin 50’ye yakın sulama kuyusu var. Köyün tümü üyedir. Orada muazzam paralar döner” diye konuştu.