KAOS

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda hükümet ve muhalefet arasında “Meclis Başkanlığı” ile ilgili tartışmalar dün de devam etti. Genel Kurul’da ilk sözü UBP Grup Başkan Vekili Sunat Atun aldı. Atun, “Bugünkü birleşim 9’uncu birleşimdir. Eğer kayıtlara böyle geçmeyecekse bu gasp düzenine alet olmamız mümkün değildir” dedi. Atun, Meclis Başkanlık divanını seçmenin sadece hükümete mensup milletvekillerinin değil, herkesin sorumluluğu olduğunu vurguladı

Genel Kurulda CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman söz aldı. Erhürman, “Divanı neden toplamadınız? Bunu biliyorum. Divan üyeleri bu iş önlerine gelirse seçim ‘geçersizdir’ diye oy kullanacaktı, onun için divanı toplamadınız” diye konuştu. Erhürman, Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, Eski Ombudsman Emine Dizdarlı, eski Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreteri Mehmet Öner Ekinci’nin Meclis Başkanlığı seçiminin geçersiz olduğunu belirttiğini söyledi

Tufan Erhürman konuşma yaparken zaman zaman Genel Kurul’da sesler yükseldi.

Erhürman, “Mecliste kilit yok. CTP çalışmalarda aynen devam ediyor. Kimse CTP’den hukuka aykırı seçimi tanımasını bekleyemez. Neden 8’inci oturum, 9’uncu oturum tartışması yapılıyor? Bu Meclis Başkanlığı seçimi tamamlanmamıştır. Meclis Başkanı olduğunu iddia eden kişi Meclis Başkanı değil” dedi

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ise yerinden söz alarak “Bu hukuki görüşler benim irademin üstünde mi?” diye sordu. Erhürman, “Hukukçu görüşü elbette sizin iradenizin üstünde değil ama sizin iradeniz tecelli etmedi” diye karşılık verdi

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu toplandı. Cumhuriyet Meclisi Başkan Vekili Fazilet Özdenefe başkanlığındaki toplantı 12.05’te başladı. Oturum açılmadan önce CTP ve UBP arasında “8’inci ve 9’uncu oturum” ifadesiyle ilgili tartışma yaşandı. Özdenefe, bu oturumun 8’inci oturum olduğunu, bunun tutanaklara geçmesini talep ederken, hükümete mensup milletvekilleri bunun 9’uncu oturum olduğunu, oturum bu şekilde açılacaksa Genel Kurul salonunu terk edeceğini belirtti.

Özdenefe, mutabakat üzerine açılışı, “CTP’ye göre 8’inci, UBP’ye göre 9’uncu oturumu açıyorum” şeklinde yaparak nisabı aldı.  Nisabın sağlanmasının ardından usulle ilgili UBP Başkan Vekili Sunat Atun söz aldı.

1 Ekim’deki törensel açılışın ardından Cumhuriyet Meclisi yeni yasama yılının ilk toplantısını 7 Ekim’de Meclis Başkanlık divanının seçimi gündemiyle yapmıştı.

Bu tarihten itibaren Cumhuriyet Meclisi’nde Ana Muhalefet ve hükümet arasında Meclis Başkanlığı tartışmaları yaşanmaya başladı.

CTP Meclis Başkanlığı seçiminin tamamlanmadığını, seçimin tamamlanması gerektiğini savunurken, hükümet de yasal olarak Meclis Başkanlığı seçiminin sonuçlandığını ve Resmi Gazetede ilan edildiğini belirterek, Meclis Başkan Yardımcısı adayı göstermesi için CTP’ye süre verdi.

CTP, Fazilet Özdenefe başkanlığında Genel Kurul oturumu açma girişiminde bulunurken, nisap yetersizliği nedeniyle oturuma ara verildiği açıklanmış, hükümet ortakları ise bunun üzerine düzenlediği basın toplantısında CTP’yi Meclis’i “işgal etmekle” suçlayarak, bu oyuna ortak olunmayacağı, Meclis’in çalıştırılacağını kaydetmişti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yurt dışında olması nedeniyle Cumhurbaşkanlığı’na Meclis Başkanı Ziya Öztürkler vekalet ediyor.

Atun: Bugünkü birleşim 9’uncu birleşimdir. Eğer kayıtlara böyle geçmeyecekse bu gasp düzenine alet olmamız mümkün değildir

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda hükümet ve muhalefet arasında “Meclis Başkanlığı” ile ilgili tartışmalar dün de devam etti.

Genel Kurul’da ilk sözü UBP Grup Başkan Vekili Sunat Atun aldı.

Muhalefet milletvekillerini hukuk ve Anayasa zeminine davet eden Sunat Atun, Genel Kurul oturumu açılmadan Fazilet Özdenefe’nin 8’inci oturum anonsu yaptığını, buna itiraz ettiklerini kaydetti.

Nihai karar yerinin Genel Kurul olduğunu kaydeden Atun, “Bugünkü birleşim 9’uncu birleşimdir. Eğer kayıtlara böyle geçmeyecekse bu gasp düzenine alet olmamız mümkün değildir” dedi.

Atun, Meclis Başkanlık divanını seçmenin sadece hükümete mensup milletvekillerinin değil, herkesin sorumluluğu olduğunu vurguladı.

Sunat Atun, bağlı olunan Anayasaya göre yurt dışında olan Cumhurbaşkanı’na Meclis Başkanı’nın vekalet ettiğini de söyledi.

Hükümete mensup DP ve YDP milletvekilleri partileri adına yerinden söz alarak, bu oturumun 9’uncu oturum olduğu görüşüne onay verdiklerini belirtti.

Atun, Meclis başkanlığı ile ilgili seçimler süreci yaşandığını, hem evet hem ret hem çekimsere mühür vurulan bir oy pusulasında irade olmadığını ancak son turda çıkan 26’nın iradesinde tereddüt olmadığını, tutanağın hazırlandığını ve imzaların atıldığını söyledi.

Atun önceki turlarda da benzeri pusulalar bulunduğunu, tutanakları divan kâtiplerinin imzaladığını ve Öztürklerin seçimi son turda oyçokluğuyla kazandığına ilişkin de divanın imzasının bulunduğunu muhalefet tarafından geçersiz pusula yönünde şerh konduğunu kaydetti.

Bunun akabinde de tamam olan seçim tutanağının Resmi Gazetede yayımlandığını yasal sürecin izlendiğini bu süreçlerin arasında itirazlar sıkıştırılmaya çalışıldığını ancak bunun tutanak yazılmadan önce yapılması gerektiğini dile getiren Atun, Meclisin tıkanmasına bunun yol açtığını söyledi.

Atun, hukukçulardan birinin “seçim ve oy pusulası geçerlidir” görüşünü dile getirdiğini söyledi.

Bu sırada söz alan Özdenefe, Meclis personelini korumakla mükellef olduğunu, Atun’un kendisine söylenmemiş bir şeyi Mecliste söyleyemeyeceğini belirtti.

Atun, Özdenefe’nin kendisini uyarma hakkı bulunmadığını, bilgiyi Meclis genel sekreterinden yani resmi ağızdan aldığını bu nedenle aktardığını kaydetti.

“Takdir o gün Meclise başkanlık eden Meclis Başkanı’ndaydı ve divan da imzaladı” diyen Atun, Başsavcı görüşünün bağlayıcı olmadığını Başsavcının görüşlerinde nihai kararın Meclise bırakıldığını söyledi.

Divan üyeleriyle ilgili iddiaları da reddeden Atun, herhangi bir tereddüt bulunmadığını belirtti.

Çok net şekilde işleyişi anlattıklarını işleyişin meşru ve hukuk zemininde olduğunu dile getiren Atun, süreci tamamlanmış bir meselede itiraz aramanın eksik göstermeye çalışmanın ülkeyi kaosa sürüklediğini kaydetti.

Şerhin “not düşmek” anlamı taşıdığını dile getiren Atun, “Tutanaktaki şerhinizde  itiraz yoktur” dedi.

İtiraz dilekçesinin süre aşıldıktan sonra verildiğini, şerh ile birlikte verilmesi gerektiğini belirten Atun, sürecin meşru ve resmi olarak tamamlandığını irade beyanının bütün ve net olduğunu dolayısıyıla meclis başkan yardımcısını belirlemeye ve bugünkü oturumu 9. Oturum olarak düzenleme çağrısında bulundu.

Erhürman, Öztürkler’i “yalancılıkla” suçladı

Genel Kurulda CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da söz aldı.

Meclis Başkanlığı seçimiyle ilgili süreci anlatan Erhürman, bu tartışmanın anlamlı bir tartışma olmadığını, Meclisin 3 hukukçusunun Meclis Başkanlığı seçimiyle ilgili olumsuz görüşünün ortada olduğunu kaydederek, tutanaklara düşülen şerhlerin divanda değerlendirileceği taaddüdünün verildiğini ancak bunun yapılmadığını söyledi.

Erhürman, “Divanı neden toplamadınız? Bunu biliyorum. Divan üyeleri bu iş önlerine gelirse seçim ‘geçersizdir’ diye oy kullanacaktı, onun için divanı toplamadınız” diye konuştu.

Erhürman, Eski Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, Eski Ombudsman Emine Dizdarlı, eski Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreteri Mehmet Öner Ekinci’nin Meclis Başkanlığı seçiminin geçersiz olduğunu belirttiğini söyledi.

Ziya Öztürkler’in bir televizyon programındaki ve DP Milletvekili Serhat Akpınar’ın basındaki açıklamasını eleştiren Erhürman, Öztürkler’i “yalancılıkla” suçladı.

Erhürman, “Sayın Serhat Akpınar bu mecliste kaç konuşma yaptı, kaç komite toplantısına katıldı? Bize laf söyleyenler hangi faaliyetleri gösterdi, herkesin malumu…” diye konuştu.

Yerinden söz alan Akpınar, Erhürman’ın Meclis’i “Güç saldırısı, itibarsızlaştırma” yeri olarak gördüğünü savundu ve Erhürman’ı “halkın sinir uçlarıyla” oynamakla suçladı.

Tufan Erhürman konuşma yaparken zaman zaman Genel Kurul’da sesler yükseldi.

Erhürman, “Mecliste kilit yok. CTP çalışmalarda aynen devam ediyor. Kimse CTP’den hukuka aykırı seçimi tanımasını bekleyemez. Neden 8’inci oturum, 9’uncu oturum tartışması yapılıyor? Bu Meclis Başkanlığı seçimi tamamlanmamıştır. Meclis Başkanı olduğunu iddia eden kişi Meclis Başkanı değil” dedi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ise yerinden söz alarak “Bu hukuki görüşler benim irademin üstünde mi?” diye sordu.

Erhürman, “Hukukçu görüşü elbette sizin iradenizin üstünde değil ama sizin iradeniz tecelli etmedi” dedi.

Bu konuda yorum yapan herkesi elini vicdanına koymaya çağıran Erhürman,  “Bir kaos var mı, var… Bir kriz var mı? Var… Şaka gibi mi? Evet şaka gibi. Şaka gibi olan, krizi de kaosu da üreten kendine hükümet diyen bu yapıdır. Bu halinizle kendi kendinizi yönetemiyorsunuz, bir an önceki kendi içinizdeki krizi, kaosu, şaka gibi hali bitirin. Meclisin çalışmalarını engelleyen sizsiniz” diye konuştu.

Halkın herkese iyi geleceğini belirten Erhürman, “Doğru yola gelin. Bunu yapmak istemezseniz hiç olmaza meclise darbe yapmayın. Meclis oturumu kapanmıyor. Neden kapanmıyor? Meclis Başkanı seçilmedi, o yüzden kapanmıyor. Böyle devam ederse hep 8’inci oturum olacak” dedi.

Oldu bitti ve dayatmalara boyun eğmeyeceklerini belirten Erhürman, “CTP’ye başka bir seçenek bırakmadınız.  Başka seçenek yoktur. Akıl yoluna gelin. Diyalog her zaman kurulur ama bu sizin dayatmalarınızı kabul edeceğiz demek değildir. CTP Meclis Başkanlığını tanıyamaz. Bu seçimin yok hükmünde olduğunu siz de biliyorsunuz” şeklinde konuştu.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman yeniden söz alarak, “tutanak tutulduktan sonra işlem tamamlanmıştır” dendiğini söyleyerek, o zaman Zorlu beyin seçiminde tutanak tutulduğunda neden Başsavcıdan görüş alındığını sordu.

Erhürman, yaşananların “trajikomik olduğunu” savunarak, Meclis Başkanının tutanağı imzaladığını itiraz olan diğer seçimde Başsavcıdan görüş alındığını belirti.

Meclis hukukçularının dört soruya cevap verdiğini, madde madde yanıtların verildiğini kaydeden Erhürman, hukukçuların görüş sorulmadan görüş vermediğini ifade etti.

Üç pusuladaki çoklu mührün “ben aslında seçmek istemiyorum” anlamı taşıdığını  herkesin bildiğini söyleyen Erhürman, Meclis’te daha önce 47-48 oyla başkan seçilen kişiler bulunduğunu belirtti.

Uçak veya gemi şeklinde yapılan zarfların geçersiz olduğuna ilişkin de tüzükte madde bulunmadığını ancak gizlilik bozan işaretlerin geçersiz sayıldığının herkes tarafından bilinen gerçekler olduğunu dile getiren Erhürman, bunların tekrar tekrar konuşmanın “ayıp ve zül olduğunu” söyledi.

Erhürman, doğru yolu bulma çağrısında bulunarak, CTP’nin dayatma ve oldu-bitti kabul etmeyeceğini ortada olan iradenin “seçmek istememe” yönünde olduğunu belirtti.

UBP, 9. oturumun açıldığının ilan edilmesinin oylanmasını talep eden dilekçeyi Meclis Başkanına sundu

Öte yandan, Yasa koyucunun değerlendirmesinin önemine vurgu yaparak, 26’nın iradesini ortaya koyduğunu dile getiren Atun, üç hukukçu görüşünün iki tanesinin birbirinin kopyası halinde üretildiğini söyledi.

Bu sırada milletvekilleri arasında sözlü atışmalar yaşandı.

Özdenefe, sakinleşme çağrısında bulunarak, Meclis çalışanları hakkında ithamlarda bulunulmamasını rica etti.

Atun, hukukçuların yazılarının virgülüne kadar aynı olduğunu bunun tarafsızlık yönünde soru işareti yarattığını, 26 yasa koyucunun oyunun belli olduğunu, kuşku götürür bir nokta bulunmadığını belirtti.

Ziya Öztürkler’i 26 oyla iç tüzük kurallarına göre seçtiklerini dile getiren Atun, siyasi tutumu bir kenara bırakıp bu sonucu kabul etmek gerektiğini söyledi. Atun, UBP olarak 9. oturumun açıldığının ilan edilmesinin oylanmasını talep eden dilekçeyi Meclis Başkanına sundu.