https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg
Emekli Başhekim Dr. Bülent Dizdarlı, 6 Şubat depreminden sonra özellikle Kuzey Suriye’de sudan kaynaklı bir salgının söz konusu olduğunu söyledi. Dizdarlı, yaklaşık 50 bin şüpheli insanın incelendiğini, binden fazlasında kolera saptandığını belirtti
Hastalığın şu anda bölgede endemik durumda olduğunu, ancak insan hareketi ile bir anda yayılabileceğini belirten Dizdarlı, “ülkemiz sorma gir hanı. Bu bulaş bir şekilde bize de gelebilir. Paniğe kapılmaya gerek yok belki ama bunun bizim ülkemize girmesi olanaksızdır diyemeyiz” dedi
“Dünya Sağlık Örgütü bunu ciddiye alıyor. 1 milyon 700 bin kolera aşısı hazırladılar” diyen Dr. Dizdarlı, Suriye’de bir yaş üzeri çocukların aşılanmaya başlandığını, hastalığın orada izole edilip tutulması için bunun yapıldığını söyledi
“Bizim burada Sağlık Bakanlığı’ndaki yetkililerin bunu görerek tedbirleri hazır tutması gerekir” diyen Dizdarlı, “Bu gibi durumlarda birinin buraya gelip de hastalığı getirmesini beklememek gerekir. Pandemi döneminde bunu yaşadık. Hastaları oradan oraya taşıdılar. Bir plan halinde bu gibi durumlar için hazırlıklı olmak gerekir. Geldikten sonra çok yapacak bir şey kalmayabilir” dedi
Dr. Dizdarlı, Suriye’den gelecek olanların en azından vize ile ülkeye gelmesi gibi tedbirlerin Bakanlar Kurulu’nda görüşülmesi gerektiğinin altını çizerek, “kolera, el sıkışma ile de geçebilir. Esasında gıdalarla bulaşır. Sindirim yoluyla geçer, ancak elinizi yüzünüze sık sık sürmeniz durumunda oradan da geçme ihtimali vardır. Sebze ve meyveleri iyi yıkayıp, iyi haşlamalıyız” diye konuştu
Yeni Bakış
Emekli Başhekim Dr. Bülent Dizdarlı, Mayıs TV’de Meltem Sakin’in sorularını yanıtladı. Dizdarlı, ülkede hastanelere ilaç konusunda sıkıntı olduğunu belirterek, 300 milyonluk ilaçların tarihinin geçmesi nedeniyle atıldığını hatırlattı. Dizdarlı, devletin bunu eczacılar birliği ile görüşerek değerlendirmesi gerektiğini belirterek, ayaktan tedavide ilaçların özel sektörden verilmesi konusunda karar alınması gerektiğini söyledi. Dizdarlı, çalışma saatlerinin e tekrardan düzenlenmesi gerektiğini ifade ederek, hekimlerin şu andaki çalışma saatlerinin son derece yetersiz olduğunu kaydetti. Dizdarlı, hekimlerin çalışma saatlerinin tam gün olması gerektiğini, bunun için de hak edilen ücretin belirlenmesi gerektiğini belirtti. Dr. Dizdarlı, bu işlerin bir günde olamayacağını, zaman ve planlama istediğini, bunun olması durumunda 50 yıllık sağlık sistemi ile ilgili eleştirilerin de sona ereceğini söyledi.
“Bakanın kulakları kapalı, gözleri görmez”
Dr. Dizdarlı, kısa bir süre önce sağlıkta örgütlerin eylem yaptığını, isimlerine bakıldığı zaman bunların hasta yakınlarının oluşturduğu dernekler olduğunu belirterek, bunun aslında ülkede bir ilk olduğunu söyledi. Dizdarlı, eylem amacının ilaca ve yeterli sağlık hizmetine ulaşamama olduğunu ifade ederek, böyle bir sıkıntı varken, sağlık bakanının çıkıp da “tarih yazıyoruz” demesinin ilginç olduğunu belirtti. Dr. Bülent Dizdarlı, bu açıklama ile “Bakanın kulakları kapalı, gözleri görmez” olması gerektiğini söyleyerek, “bu sıkıntı aşılamıyorsa demek ki bakanlığın izlediği yolda bir sıkıntı var” dedi. Dizdarlı, ülkeye çok düşük miktarda ilaç girdiğini belirterek, bunun yetersiz kaldığını söyledi. Pandemiden sonra ilacın da bir borsasının oluştuğuna dikkat çeken Dizdarlı, “aynen petrol gibi. Parayı bastırırsınız alırsınız. Örneğin sizin 2 bin tane kanser hastanız varsa bir vekil için seçim yapacağınıza ilaç alın” dedi.
“Ülkemiz sorma gir hanı. Bu bulaş bir şekilde bize de gelebilir”
Dizdarlı, başka bir tehlikenin daha olduğuna dikkat çekerek, Dünya Sağlık Örgütünün makalelerinden yola çıkarak, 6 Şubat depreminden sonra özellikle Kuzey Suriye’de sudan kaynaklı bir salgının söz konusu olduğunu söyledi. Dizdarlı, yaklaşık 50 bin şüpheli insanın incelendiğini, binden fazlasında kolera saptandığını belirtti. Hastalığın şu anda bölgede endemik durumda olduğunu, ancak insan hareketi ile bir anda yayılabileceğini belirten Dizdarlı, “ülkemiz sorma gir hanı. Bu bulaş bir şekilde bize de gelebilir. Paniğe kapılmaya gerek yok belki ama bunun bizim ülkemize girmesi olanaksızdır diyemeyiz. Dünya Sağlık Örgütü bunu ciddiye alıyor. 1 milyon 700 bin kolera aşısı hazırladılar” dedi. Dr. Dizdarlı, bir yaş üzeri çocukların aşılandığını belirterek, 1400 gönüllü çalışan ile aşılamanın başladığını söyledi. Dizdarlı, hastalığın orada izole edilip tutulması için bunun yapıldığını söyleyerek, “bizim burada sağlık bakanlığındaki yetkililerin bunu görerek tedbirleri hazır tutması gerekir” diye konuştu. Dr. Bülent Dizdarlı, şöyle devam etti, “Bu gibi durumlarda birinin buraya gelip de hastalığı getirmesini beklememek gerekir. Pandemi döneminde bunu yaşadık. Hastaları oradan oraya taşıdılar. Bir plan haline bu gibi durumlar için hazırlıklı olmak gerekir. Geldikten sonra çok yapacak bir şey kalmayabilir.”
“Dünya Sağlık Örgütü Perşembe akşamı alarm verdi”
Dr. Dizdarlı, Suriye’den gelecek olanların en azından vize ile ülkeye gelmesi gibi tedbirlerin bakanlar kurulunda görüşülmesi gerektiğinin altını çizerek, “kolera, el sıkışma ile bile geçebilir. Esasında gıdalarla bulaşır. Sindirim yoluyla geçer, ancak elinizi yüzünüze sık sık sürmeniz durumunda oradan da geçme ihtimali vardır. Sebze ve meyveleri iyi yıkayıp, iyi haşlamalıyız” diye konuştu. Dr. Bülent Dizdarlı, bu konuda Dünya Sağlık Örgütü’nün Perşembe akşamı alarm verdiğini belirtti.
“Kitler nüfusu karşılamıyor, yıl bitmeden tükeniyor”
Dr. Dizdarlı, hastanelerde kit sıkıntısı olduğu yönünde duyumlar aldığını belirterek, eğer ki böyle bir şey varsa bununla ilgili sağlık bakanlığının nüfus göre planlı kit alması gerektiğini söyledi. Dizdarlı, ülkemizde nüfusun bilinmediğini, alınan kit sayısının yetersiz kaldığını, yılbaşında ise bu konuda belli bir bütçe ayrıldığını ifade ederek, doğru bir nüfus planlaması ile bunun yapılması gerektiğine vurgu yaptı.
News
