CTP’nin, yaşadığı başarısızlıkların ardından Mehmet Ali Talat’ı halkı birkaç yıl daha oyalamak için partinin başına çağırdığını savunan BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, Talat’ın yazdığı manifestonun şu anda partiler tarafından tartışıldığını ancak, bunun da dayatma olduğunu ve hükümet çalışmalarının “Ucuz pazarlığa” döndüğünü söyledi.
İzcan, Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin 90’lı yıllardaki yapısıyla bugünkü durumu kıyaslandığında CTP’nin halktan koptuğunun görülebileceğini ileri sürdü.
KKTC’de daha özgür ve demokratik bir yapı oluşturmak isteniyorsa bunun mevcut siyasilerce yapılamayacağını çünkü mevcut siyasilerin göbek bağıyla bu düzenden beslendiklerini kaydeden İzcan, bunun en büyük örneğini ise Anayasa değişikliği referandumunda halktan gelen “Hayır” yanıtı olarak gösterdi ve buna rağmen siyasilerin gündem değiştirerek hala hükümet kurma tartışmaları içinde boğulduğunu söyledi.
CTP’nin UBP ile hükümet kurma olasılığıyla ilgili de eleştirilerde bulunan İzcan, “DP ile yapamadığını Sayın Talat UBP ile yapacak yani? UBP ile DP arasında fark var mı? İki parti de bir elmanın iki yarısı. Bu partilerin milletvekilleri giydi kramponlu ayakkabıları, hangi parti hükümete giderse ona doğru koşturacaklar” diye konuştu.
Abbas ELMAS
Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan, CTP-BG tarafından sürdürülen hükümet kurma çalışmalarını ve DP-UG ile UBP’nin tavırlarını ağır sözlerle eleştirdi. “Şu anda hükümette kim var?” diye soran İzcan, zaten hükümette olan CTP ile DP’nin kendi hükümetleri üzerinde hükümet kurmaya çalışmalarının “saçma” olduğunu söyledi.
“Talat’ı çok iyi tanıyorum”
CTP’nin şu anda kendi çıtasını yükseltip UBP ile görüşerek pastadan daha büyük pay kapmaya çalıştığını belirten İzcan, “Bu noktada toplum için önemli olan, CTP’nin yeni kuracağı hükümette düne göre ne yapacağıdır. Neden biz Sayın Talat’a ve partisine güvenelim? Sayın Talat siyasete dün mü başladı? Ben Talat’la çalıştım ve onun düşünce yapısını da partisini de çok iyi biliyorum” diye konuştu.
“CTP eskisi gibi değil”
Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin 90’lı yıllardaki gibi olmasını çok istediğini belirten İzcan, CTP’nin zaman içinde çok kötü şekilde bozulduğunu kaydetti. Kutlay Erk’in kişisel egolarının artık tavan yaptığını, ona cevap verenlerin ise partisel egolara kapıldıklarını ve halktan koptuklarını söylediklerini belirten İzcan, nedeni ne isterse olsun CTP’nin halktan koptuğunun bir gerçek olduğunu söyledi. İzcan, CTP’nin kurduğu hükümetin iki yılını doldurduğuna dikkat çekerek, buna karşın hükümet programına yazılan hiçbir şeyi yapmadıklarını kaydetti.
“Eskisine de yenisine de inancım yok”
İzcan, “Ben bunların bir şey yapabileceklerine inanmadım, inanmam da. Yapsalardı Sayın Serdar Denktaş ile bugüne kadar yaparlardı” diye konuştu. CTP’nin UBP ile kurması ihtimal hükümet hakkında da eleştirilerde bulunan İzcan, “DP ile yapamadığını Sayın Talat UBP ile yapacak yani? UBP ile DP arasında fark var mı? İki parti de bir elmanın iki yarısı. Bu partilerdeki milletvekilleri giydi kramponlu ayakkabıları, hangi parti hükümete giderse ona doğru koşturacaklar” diye konuştu.
“Başarısızlıklara rağmen siyaset yapılıyor”
KKTC’de daha özgür ve daha demokratik yaşanmak, hukuk devleti oluşturmak isteniyorsa bunun mevcut siyasilerle mümkün olmadığını belirten İzcan, mevcut siyasilerin göbek bağıyla bu düzenden beslendiklerini kaydetti. İzcan, bunun en büyük örneğini ise Anayasa değişikliği referandumundan sonra başarısızlık gösteren siyasilerin gündem değiştirerek hala hükümet kurmaya çalışması olarak gösterdi. İzcan, mevcut partilerin liderlerinin, belediye seçimleri, Anayasa referandumu, Cumhurbaşkanlığı seçimleri olmak üzere 3-4 defa üst üste başarısızlık yaşamasına rağmen hala istifa etmediklerine dikkat çekerek, durum böyle iken partilerin, kurultaylarla ve tüzük değişiklikleriyle halkı kandırmaya devam ettiklerini söyledi.
“Ucuz pazarlık”
CTP’nin, yaşadığı başarısızlıklar üzerine Mehmet Ali Talat’ı halkı birkaç yıl daha oyalamak için partinin başına çağırdığına dikkat çeken İzcan, Talat’ın yazdığı manifestonun şu anda partiler tarafından tartışıldığını ancak, bunun da dayatma olduğunu ve hükümet çalışmalarının “Ucuz pazarlığa” döndüğünü söyledi. TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit’in ise seçim hükümeti kurulması durumunda hükümete katılacağı yönünde görüş belirttiğini hatırlatan İzcan, “Yahu Cemal Özyiğit, sen daha anlamadın mı bu adamların niyetinin seçim olmadığını? Bunların niyeti seni zaten hükümete almak değil, zamana oynayıp seçime hazırlanmaktır; halkı bir-bir buçuk sene daha oyalamaktır ve gelen seçimde de aynı koalisyonla hükümeti sürdürmektir” dedi.
“KKTC’de Cipras örnek alınmalı”
Yaşananlar karşısında en doğru duruşu BKP’nin gösterdiğini ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Cipras’ın yaptığı gibi halkla, emekçilerle ve sivil toplum örgütleriyle en geniş cepheyi kurmaya çalıştığını belirten İzcan, TDP’nin içine düştüğü yanlışın bu olduğunu ve birliğin kurulmasına yardımcı olmak yerine partiyi kurtarmanın peşine düştüklerini söyledi. İzcan, meselenin partinin kurtarılması değil, halkın kurtarılması olduğunu belirterek, değişim için tüm cephelerin tek şemsiye altına toplanıp ortak bir formülle seçime hazırlanması gerektiğini söyledi ve TDP’nin bunu engellemeye çalıştığını savundu.