DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
GBP 40,7959 -0.56%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN 2072365-1,30%

Talat Ctp İçin Son Şans

ABONE OL
10 Haziran 2015 08:32
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

CTP-BG Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy, parti içinde uzun bir süreden beri yaşanan tahribat ve gerilim ortamında Mehmet Ali Talat’ın  dönüşünün çok önemli  olduğuna dikkat çekerek, partinin yeniden siyaset yapabilmesi için bu dönüşün  gerektiğini vurguladı.

Akansoy, Mehmet Ali Talat’ın partinin toparlanması için son fırsat olduğunu belirterek, “Eğer bu dönemde CTP kimliğini, kişiliğini, toparlayıp etkili bir siyaset yaparsa, bundan sonrası için yeniden toplum adına ümit var olur. Eğer bunu bu dönemde de başaramazsak, toplumun bize karşı olan güvenini tamamen kaybederiz” diye konuştu.

Açıklamalarında Parti Genel Başkanı ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na da eleştirilerde bulunan Akansoy, Yorgancıoğlu’nun hafta sonu TAK’a verdiği söyleşiyi dişlerini sıkarak ve üzülerek okuduğunu da belirterek,  Yorgancıoğlu’nun hala CTP’deki sorunları doğru tahlil edemediğini gördüğünü vurguladı. 

Akansoy, kurultaya sayılı günler kala Yorgancıoğlu’nun yaptığı açıklamaların  “taraftar” yaklaşımıyla yapıldığını ve objektif olmayan,  partiyi kucaklamayan bir yapıda olduğunu vurguladı.

CTP’nin çok güçlü kadrolara sahip olduğunu belirten Akansoy, bu kadroyu çok daha etkin ve dinamik kullanmak yerine bölmeye yönelik yaklaşımlarla küçültmeye çalışmanın, çok fazla kabul edilebilir bir durum olmadığını kaydetti. 

Abbas ELMAS

 

CTP-BG Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy,  CTP’nin iktidara geldiği günden beri halkın beklentilerini tam olarak karşılayamadığını vurguladı.

Akansoy,  “Parti 2 yıllık bu sürede toplumla barışık olabilir, beklentileri daha iyi karşılayabilir ve  derdini topluma çok daha iyi anlatabilirdi” dedi.  Akansoy, CTP’nin içindeki sorunların hem hükümetin biçimlenişini hem de icraatları etkilediğini belirtti.

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun hafta sonu TAK’a  verdiği söyleşiyi  dişlerini sıkarak ve üzülerek okuduğunu belirten Akansoy,  Yorgancıoğlu’nun hala CTP’deki sorunları doğru tahlil edemediğini gördüğünü ve buna üzüldüğünü söyledi.  Akansoy, kurultaya sayılı günler kala Yorgancıoğlu’nun yaptığı açıklamaların  “taraftar” yaklaşımıyla yapıldığını ve objektif olmayan,  partiyi kucaklamayan bir yapıda olduğunu vurguladı. Asım Akansoy, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun yaptığı açıklamaların, 2 sene önce yapılan kurultayda “Mesajı aldım” demesine karşın bu mesajı almadığının en büyük göstergesi olduğunu ifade etti.

CTP’nin çok güçlü kadrolara sahip olduğunu belirten Akansoy, bu kadroyu çok daha etkin ve dinamik kullanmak yerine bölmeye yönelik yaklaşımlarla küçültmeye çalışmanın, çok fazla kabul edilebilir bir durum olmadığını kaydetti.  Akansoy, siyasette esas olanın parti değil ilkeler olduğunu söyledi.

Akansoy, “Ben CTP’de isem, sol bir parti olduğu için, emek yanlısı ve özgürlükçü olduğu için buradayım. Emek yanlısı olduğu için bu partideyim. Dostlarım ve güvendiğim insanlar bu partide olduğu için buradayım. Siyaset değişir, hayat değişir ama ilkeler değişmez. Partiler değişir, organlar değişir ancak esas ilkelerdir. Eşitlik, çözüm, özgürlük, adil bir paylaşım, sömürüye karşı mücadele; bunlar değişmez. Ezilenlerden yana olmak bunlar değişmez. Asıl olan ilkelerdir ve biz bunu anlatamadık. Biz 20’li yaşımızdan beri bu partinin içinde bu günlere geldik ve bunları görmek bizi üzüyor” şekillinde konuştu.

 

“Tüzük de değişmeli”

CTP’de Mehmet Ali Talat’ın geri dönüşünün yaşanan tahribatların, gerilim ve rahatsızlıkların olduğu bir dönemde çok önemli olduğunu ifade eden Akansoy, partinin yeniden siyaset yapabilmesi için Talat’ın dönmesinin gerekliliğini vurguladı. Akansoy, halkın partiden beklentilerini bulması ve partinin yeniden genişlemesi için tüzüğünü değişmesi gerektiğini söyledi. Akansoy, CTP’nin tedavilerini yapabilmesi ve yaralarını sarabilmesi için bir programa ve zamana ihtiyacı olduğunu söyledi. Akansoy, kimsenin dışlanmadan ve birlikte hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.

 Akansoy, partinin sendika, sivil toplum örgütleriyle iyi ilişkiler geliştirmesi ve en genel anlamda da halkı kucaklayacak bir  siyaset yapması gerektiğini belirterek, şu anda bir iletişim sorunu olduğunu, partinin duruşunun uygulamaları sıkıntıya sokulduğunu kaydetti. Akansoy, yeni dönemde bunları ortadan kaldıracak yeni girişimler yapılması gerektiğini de sözlerine ekledi.

“Talat’ın özverisi… Son fırsat”

Hem parti,  hem de uluslararası görüşmelerde büyük işler yapan ve hala yaptıkları konuşulan 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın geriye dönüp de partisine katkı koymaya çalıştığını hatırlatan Akansoy, bunun çok büyük bir özveri olduğunu kaydetti. Akansoy, Mehmet Ali Talat’ın partinin toparlanması için son fırsat olduğunu belirterek, “Eğer bu dönemde CTP kimliğini, kişiliğini, toparlayıp etkili bir siyaset yaparsa, bundan sonrası için yeniden toplum adına ümit var olur. Eğer bunu bu dönemde de başaramazsak, toplumun bize karşı olan güvenini tamamen kaybederiz” diye konuştu.

“Türkiye’deki sonuçlar yakinen takip edilmeli”

Asım Akansoy,  konuşmasında hafta sonu Türkiye’de gerçekleşen  genel seçimleri ve Kıbrıs’a önümüzdeki dönemde olası yansımalarını da değerlendirdi Asım Akansoy, Türkiye’de gerçekleşen  seçimlerin bölge ülkeleri için önemli olduğuna dikkat çekerek, KKTC’nin de Türkiye’den etkilenen bir siyasi coğrafya olduğu için sonuçların yakinen takip edilmesi gerektiğini  söyledi.

“AKP’nin icraatlarını iki döneme ayırmalıyız”

Türkiye ile ilgili uzun süredir ciddi tartışmalar yaşandığını ve özellikle AKP’nin icraatlarını tarihsel olarak ikiye ayırmak gerektiğini vurgulayan Akansoy, 2003 yılından 2010 yılına kadar olan dönem ve 2010 sonrasındaki dönemin farklı değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Akansoy, özellikle 2010 yılından sonra AKP’nin siyasi yapısında bir eksen değişikliğine gittiğini ve AB sürecini terk ederek kendini Ortadoğu’da büyük bir devlet olarak konumlandırdığını ve bölge ülkelerini  bu vizyon üzerinde yapılandırmaya çalıştığını vurguladı.

İlk dönemde komşularla “Sıfır sorun” politikasını benimseyen AKP’nin ikinci dönemde komşularla sorun yaşayan bir politikanın  mimarı olduğuna dikkat çeken Akansoy, ilk döneminde AKP’nin  Ermenistan’da diyalog, Kürt sorununda değişiklikler ve Kıbrıs sorununda ‘Bir adım önde’ politikasıyla hareket ettiğini ve Yunanistan’la iyi ilişkiler içinde olduğunu söyledi.  AKP’nin iç politikada da  özgürlüklerle ilgili önemli adımlar attığını belirten Akansoy, ikinci dönemde ise  AKP’nin anlaşılmaz bir şekilde  bunlar geri çektiğini ve özgürlükleri sınırlandıran, baskı rejimini hatırlatan eylem ve icraatlarla dolu bir sürece geçtiğini söyledi.

“AKP’nin ilk döneminde kader birliği yaptık”

İlk dönemlerde KKTC’nin sol partilerinin AK Parti ile bir kader birliği yaptığına dikkat çeken Akansoy, bunun normal ve anlaşılır bir durum olduğunu çünkü, o dönemki programa bakıldığında gerçekten şaşırılacağını, programda özgürlükçü ve çağdaş bir yapının hakim olduğunu kaydetti. O günkü AKP vizyonunun, siyasetinin ve politikasının değiştiğini kaydeden Akansoy, AKP’nin çatışmacı, kendini öne çıkarmaya çalışan bir partiye dönüştüğünü söyledi.

“Başkanlık dayatması kabul görmedi”

AKP’nin son dönemde Başkanlık sistemi üzerinden siyasi politika yürütmesinin Türkiye halkı tarafından ve hatta bazı AKP’li kesimler tarafından da kabul görmediğine değinen Akansoy, Başkanlık Sistemi’ne bu kadar karşı duruş var iken Erdoğan’ın ısrarla ve inatla bunun üzerinde durmasının bir çatışma ortamını da beraberinde getirdiğini kaydetti.

Türkiye seçimlerinde Halkların Demokratik Partisi’nin aldığı oy oranını da iyi, değerlendirmek gerektiğine dikkat çeken Akansoy,  HDP’yi  bir Kürt siyasi hareketi  olarak değerlendirmenin doğru bir yaklaşım olmadığını vurguladı. Akansoy,  HDP’nin sadece Kürtleri değil Türkiye’nin tüm kesimlerini, tüm insanlarını ve hatta Kıbrıs sorununu kucaklayarak çözümler üretecek bir yapıya sahip olduğunu belirtti. Akansoy, “Tüm bunlar yeni bir döneme giriyor olduğumuzun işaretidir” diye konuştu.

“Her türlü koalisyona hazır olunmalı”

13 yıl aradan sonra AKP’nin tek başına iktidar olamamasının kendileri açısından büyük bir siyasi travma olduğunu belirten Akansoy, bunu sadece AKP için değil Türkiye toplumunun değişik kesimleri için de geçerli olduğunu vurguladı. Şu anki fiili durumun bir koalisyona işaret ettiğine de dikkat çeken Akansoy, bu koalisyonun nasıl çıkarsa çıksın son dönemde Türkiye’nin kazandığı artıların üzerine kurulacağını ve Türkiye’nin kazanımlarından bir şey kaybetmeyeceğinin herkes tarafından bilinmesi gerektiğini söyledi. Şu andaki en büyük sıkıntının 13 yıl aradan sonra bu koalisyonun ne şekilde oluşturulacağı olduğunu vurgulayan Akansoy, burada CHP’nin, AKP’nin olmadığı bir koalisyon üzerinde çalışacağını, MHP’nin HDP ile koalisyon yapmak istemediğinin görüldüğünü belirtti. Siyasette yarın ne olacağının belli olmadığına da dikkat çeken Akansoy, her türlü koalisyona da hazırlıklı olunması gerektiğini vurguları. Akansoy, AKP’nin HDP ile koalisyon kurmasının çok da uzak bir hedef olmadığını savundu. Akansoy, Selahattin Demirtaş’ın Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra gelecekteki Türkiye’nin lideri olduğunu savundu.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam