https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg
Ülkenin kanayan yarası haline gelen ve bir türlü önlem alınamayan gece kulüplerinde birçok yabancı uyruklu kadın konsomatris adıyla seks işçisi olarak çalıştırılıyor. Devlet ise gece kulüplerine sadece “gösteri yapmak” için gelen yüzlerce yabancı uyruklu kadının, yasal olmamasına rağmen “seks işçisi” olarak çalıştırılmasına sessiz kalıyor, vergisini alıyor ve hiçbir şekilde denetim yapmıyor
Prenses Gece Kulübü’nde önceki gün ölü bulunan kadın, gece kulüplerinde meydana gelen ilk ölüm vakası değil. 2012 yılında Güzelyurt’ta faaliyet gösteren bir gece kulübünde 24 yaşındaki Judy Nafwele havuzda ölü bulunmuştu. 2014 yılında ise yine başka bir gece kulübünde, Sıham Benchargui bir subay tarafından vurularak öldürülmüştü. 2016 yılında da Alayköy’de bulunan bir gece kulübünde 26 yaşındaki Volha Viarbouskaya’nın rahatsızlanarak öldüğü iddia edilmişti
Son olarak, Alayköy’de faaliyet gösteren Prenses Gece Kulübü’nde çalışan bir kadın odasında ölü bulundu. Polis Basın Subaylığı yaptığı açıklamada, ‘konsomatris’ olarak çalışan Anastasia Melega’nın (K-25), Alayköy’de faaliyet gösteren bir gece kulübünde yaşamını yitirmiş şekilde bulunduğunu belirtti ve ayrıntı açıklamadı
Kadından Yaşama Destek Derneği (KAYAD) ise yaptığı açıklamada, Lefkoşa- Güzelyurt yolu üzerinde bulunan gece kulüplerinde çalışan birçok kadının insan ticareti mağduru olduğunu, insani olmayan koşullarda seks kölesi olarak çalıştırıldıklarını ve bu durumun devlet eliyle meşrulaştırıldığını belirtti
Yeni Bakış
Yasalarımız gece kulüplerinde çalışan kadınların para karşılığı seks yapmasına engel, ancak devlet bunu denetlemiyor. Adaya gelen kadınların pasaportları alınıyor, sağlık kontrolleri yapılıp, gece kulüplerinde seks işçisi olarak çalıştırılıyor. 2009 yılından bu yana yeni gece kulübü izni verilmezken, 35 gece kulübünün faaliyette olduğu biliniyor. Gece kulüplerine sadece “gösteri yapmak” için gelen yüzlerce yabancı uyruklu kadın, yasal olmamasına rağmen “seks işçisi” olarak çalıştırılıyor, devlet ise bu duruma sessiz kalıyor, vergisini alıyor ve hiçbir şekilde denetim yapmıyor.
Odasında ölü bulundu
Prenses Gece Kulübü’nde çalışan bir kadın önceki akşam odasında ölü bulundu. Polis Basın Subaylığı yaptığı açıklamada, Alayköy’de faaliyet gösteren bir gece kulübünde konsomatris olarak çalışan Anastasia Melega (K-25), kalmakta olduğu gece kulübüne ait oda içerisinde yaşamını yitirmiş şekilde bulunmuştur. Yapılan ileri soruşturmada, bahse konu şahsın intihar etmek suretiyle yaşamını sonlandırdığı tespit edilmiştir. Soruşturma devam etmektedir.
KAYAD tepki gösterdi
Gece kulüplerinde çalışan birçok kadın insan ticareti mağduru…
Kadından Yaşama Destek Derneği’nin (KAYAD) açıklaması şöyle;
“Ülkemizde bulunan bir gece kulübünde, ‘konsomatris’ olarak çalıştığı iddia edilen bir kadın ölü bulundu. İsmi, yaşı, uyruğu, ölüm nedeni ve olayla ilgili hiçbir detay verilmeden basına servis edilen haberde yazmayan ve asla yazmayacak olan gerçekleri toplum olarak artık daha sesli konuşmamızın zamanı gelmedi mi? Lefkoşa- Güzelyurt yolu üzerinde bulunan gece kulüplerinde çalışan birçok kadının insan ticareti mağduru olduğunu, insani olmayan koşullarda seks kölesi olarak çalıştırıldıklarını ve bu durumun devlet eliyle meşrulaştırıldığını hepimiz biliyoruz. Üstelik, dün akşam yaşananlar, gece kulübünde gerçekleşen ilk şüpheli ölüm veya kadın cinayeti değil! 2012 yılında Güzelyurt’ta faaliyet gösteren bir gece kulübünde ‘konsomatris’ olarak çalışan ve bir havuzda ölü olarak bulunan 24 yaşındaki Judy Nafwele, Eylül 2014 yılında, Lefkoşa- Güzelyurt anayolu üzerinde bulunan bir gece kulübünde, bir subay tarafından vurularak öldürülen Sıham Benchargui, 2016 yılında Alayköy’de bulunan bir gece kulübünde rahatsızlanarak öldüğü iddia edilen 26 yaşındaki Volha Viarbouskaya… Kadından Yaşama Destek Derneği(KAYAD) olarak gerek tahkikat sürecinin gerekse polis soruşturmasının daha etkin ve şeffaf yapılması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Ülkemizde insan ticaretinin yaygın olarak var olmasına rağmen , insan ticaretini önlemek, tacirleri cezalandırmak ve mağdurlara destek olmak için halen daha önleyici ve koruyucu bir yasa olmaması ise büyük bir utançtır!
8 Mart yaklaşırken, toplum vicdanında aydınlanamamış, ört bas edilmiş bir kadın cinayeti şüphesi daha bırakmak bu topraklara yapılabilecek en büyük kötülüktür.”
Baraka Kültür Merkezi:
Gece kulüpleri kapatılsın!
Baraka Kültür Merkezi, gece kulüplerinde çalışan kadınların insanlık dışı koşullarda yaşamaya zorlandığını ve bu mekanların kapatılmadığı sürece ölümlerin son bulmayacağını belirterek, hükümeti acil önlem almaya çağırdı.
Baraka Kültür Merkezi, gece kulüplerinde çalışan kadınların maruz kaldığı insanlık dışı koşullara dikkat çekerek, bu mekanların kapatılmasını talep etti.
Baraka yaptığı açıklamada gece kulüplerinde “seks kölesi” olarak çalıştırılan bir kadının ölümünü kızgınlıkla karşıladığını ifade ederek, hükümetin bu işyerlerini denetlememesi ve gerekli yasal düzenlemeleri yapmaması sebebiyle bu ölümlerin devam edeceğini vurguladı.
Açıklamada, hükümetin sorumluluğu ve ilgili bakanlıkların acilen harekete geçmesi gerektiği ifade edildi.
CTP Kadın Örgütü:
Seks kölelı̇ğı̇ne ve ı̇nsan tı̇caretı̇ne tahammülümüz yoktur!
“Alayköy’de faaliyet gösteren Prenses Gece Kulübü’nde çalışan bir kadının ölü bulunması, ülkemizde kadınların maruz kaldığı insanlık dışı koşulları bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu sadece bir ölüm değil, sistematik şiddetin ve sömürünün kanlı bir sonucudur.
Kuzey Kıbrıs’ta gece kulüplerinde çalışan kadınların yıllardır tacize, kötü muameleye ve insanlık dışı şartlara maruz kaldığı defalarca dile getirilmiş, kadın örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve ilerici kesimler bu konuda yetkililere çağrıda bulunmuştur. Ancak ne yazık ki, hükümet bu çağrılara kulaklarını tıkamış, insan ticaretine ve sömürüye göz yummuştur.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü olarak, bu korkunç olay karşısında sessiz kalmayacağımızı bir kez daha vurguluyoruz. Kadınların alınıp satıldığı, zorla çalıştırıldığı ve yaşam haklarının ellerinden alındığı bu düzenin devam etmesine izin vermeyeceğiz!
Mecliste ve sokakta mücadelemizi sürdürecek, hükümeti acilen sorumluluk almaya, insan ticaretine ve kadın sömürüsüne son verecek somut adımlar atmaya çağırıyoruz. Tüm yetkilileri vicdana, hukuka ve insan haklarına uygun hareket etmeye davet ediyoruz.
Kadınlar yalnız değildir! Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!”
Vatandaş ne dedi?
Yaşanan bu üzücü duruma birçok vatandaş, sosyal medyadan tepki göstererek, devletin denetlemediği bu yerlerde neler döndüğünün ve ölümün arkasındaki nedenin açıklanması gerektiğini belirtiyor.
Z.A.: Neredeyiz biz, neler oluyor bu topraklarda, anlamıyorum yetişemiyorum. Üzüleyim mi kızayım mi kime neye karıştırdım artık ne ara bu hale geldik
M.T.: 8 Mart haftası siyasetçilerin malzemesi olacak, 3 gün kamu konuşacak, dördüncü gün bunu da unutacağız… Üzgünüm ve öfkeliyim
N.K.: Ölümün ardındaki gerçekler açıklanacak mı? Yine bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününde bir kadının ölüm haberi ne yazık ki haber sayfalarına yansıdı
News
