DOLAR 32,5181 -0.1%
EURO 34,9042 -0.05%
GBP 40,5831 0.03%
ALTIN 2.429,560,01
BITCOIN 2158749-0,12%

Liste kabarık

ABONE OL
28 Temmuz 2015 08:47
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş: Özelleştirme adı altında KTHY’yi peşkeş çekenlerden, Ercan Havalimanı’nı satanlardan hesap sorulmalı. Göç Yasası denen ucube yasa ortadan kaldırılmalı, Seçim Halk Oylaması Yasası,  Siyasi Partiler Yasası bu yapılan değişiklikler bir bütün olmalı ve bu ülke tek seçim bölgesi yapılmalı. Tüm bunların yanında “nerden buldun yasası” çıkarılmalı”

KTÖS Başkanı Şener Elcil, CTP-UBP Koalisyon Hükümeti’nden hiçbir beklentileri olmadığını vurgulayarak, “Meclis meşruluğu yitirmiştir, meşruluğu yitirmiş bir Meclis’in içinde bulunan siyasi partilerin kuracağı hükümetten hayır gelmez” diye konuştu.

Kamu-İş Başkanı Sami Dilek: Anayasal sıkıntılar yaratacak bazı konuların, bunun yanında sendikaların içinde bulunduğu bazı sıkıntılarının çözümü noktasında istihdamların yapılması hükümetten beklentimizdir. Bunlarla birlikte taşeron işçiliğe ve hizmet alımına son verilip Anayasa gereği çocuklarımıza gelecek garantisi vermeleri için adım atmaları lazımdır.

KTAMS Başkanı Ahmet Kaptan: Hükümetin Kıbrıs sorununun çözümüne aktif görev üstlenmesi gerekir. Bunun yanında bozulan ekonomi ve alım gücünü artıracak kararlar üretmesi gerekir. Bozulan vergi adaletsizliğini düzelterek, vergi adaleti getirmesi gerekir. Asgari ücretin yükseltilmesi elzemdir.

Eniz ORAKCIOĞLU

Yeni Bakış, dün Meclis’ten güvenoyu alan CTP-BG, UBP Koalisyon Hükümeti’ne yönelik 4 büyük sendikanın beklentilerini sordu. KTÖS dışındaki sendika yetkilileri ülkede siyaset ve siyasetçiye yönelik güven kaybından, asgari ücretin günün koşullarına göre yeniden belirlenmesine bir dizi talep sıralarken, KTÖS hükümetten hiçbir beklentisi olmadığını kaydetti.

“Önemli olan yazanları uygulayabilmek”

Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş, hükümet programını incelediğini belirterek, “Programa yazmak çok önemli değil, burada önemli olman programda yazanları uygulayabilmektir. Bizim sendika olarak önceliğimiz yolsuzlukların hesabının sorulmasıdır. Çünkü bu ülkede bu güne kadar bütün yapılan yolsuzlukların kimin tarafından yapıldığına bilindiği halde yapanın yanına kalıyor. Örneğin, bugün batık bankaların faizleriyle birlikte toplam çalınan paranın 700 milyon dolar olduğu söyleniyor. Bu paranın hesabı sorulmalı. Kalkınma Bankası’ndan ve Kooperatif Merkez Bankası’ndan hortumlanan, geriye dönmeyen paranın hesabı sorulmalı. Özelleştirme adı altında KTHY’yi peşkeş çekenlerden, Ercan Havalimanı satanlardan hesap sorulmalı. Göç Yasası denen ucube yasa ortadan kaldırılmalı, Seçim Halk Oylaması Yasası,  Siyasi Partiler Yasası bu yapılan değişiklikler bir bütün olmalı ve bu ülke tek seçim bölgesi yapılmalı. Tüm bunların yanında “nerden buldun yasası” çıkarılmalı” dedi.

“UBP kurultayından sonra ne olur bilemiyorum”

Özkardaş, hükümetin ömrünün ne kadar olacağını bilmediğini söyleyerek, “Bilindiği üzere UBP’nin kurultayı var. Kurultayda ne olacak, başkanı kim olacak, hükümet devam eder mi, etmez mi bilemiyorum. Tabi ki benim arzum geniş tabanlı bir hükümetin bu halk ve bu ülke için bir şeyler yapmasıdır. Reform hükümetinin başlıca yapması gerekenler; reform yapması, kayıt dışı ekonomiyi önlemesi, özel sektör çalışanlarının sendikalaşmasını sağlaması, özel sektörde çalışma koşullarını iyileştirmesidir. Bunların yanında hükümet, iş kazalarının önüne geçecek yasal düzenlemeleri bir an önce yapmalı, tefecilik yapan bankaların önünü almak için bankalar yasasını düzeltmeli, doğayı mahveden çarpık yapılaşmanın düzenlemesinin de yapılması gerekir. Benim temennim geniş tabanlı bu hükümetin bunları yapabilecek iradeye ve erdeme sahip olmasıdır” şeklinde konuştu.

Şener Elcil

KTÖS Genel Sekreteri

“Hükümetten bir beklentimiz yok”

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil ise, CTP-UBP Koalisyon Hükümeti’nden hiçbir beklentileri olmadığını vurgulayarak, “Zaten geçtiğimiz Anayasa referandumunda Meclis’teki partilere karşı yüzde 63 hayır oyu çıktı. Kısacası bu Meclis meşruluğu yitirmiş bir Meclis’tir, meşruluğu yitirmiş bir Meclis’in içinde bulunan siyasi partilerin kuracağı hükümetten hayır gelmez. Güzel şeyler yapsalar bile hükümet programına güzel şeyler yazsalar bile bunları uygulayacak kadroları yoktur. Mevcut milletvekili yapısı ile bu işlerin yapılması mümkün değildir. Örneğin, hükümet programında Eğitim Bakanlığı ile ilgili olarak yazılan çok güzel şeyler olsa da bu şeyleri uygulayacak olan Kemal Dürüst gibi siyasi sabıkalı birisinin oraya getirilmesi, geçmişte eğitime her türlü kötülüğü yapmış birisinin oraya getirilmesi bu işin olmayacağını ve sözden öteye geçmeyeceğini gösteriyor” diye konuştu.

“Samimi olduklarına inanmıyorum”

Elcil, hükümetin kurulmasının bazı nedenleri olduğunu belirterek, “Bu nedenlerin başında ise müzakerelerde yılbaşından önce bir referanduma gitmesi bekleniyor, orada UBP, CTP ve diğerlerinden dolayı güçlü bir ‘evet’in çıkmasıyla ilgili bir duruş talep ediliyor ve bu aynı zamanda Türkiye’nin de talebidir. Bunun yanında bu hükümet yolsuzlukların üzerine gideceğini söylüyor, daha önce Serdar Bey, Kredi Bankası’nın yöneticilerindendi ve bankanın 54 milyon sterlini havaya uçtu, bu paranın nereye gittiği belli değil ve Serdar Bey’in bu konuda bir tek açıklaması bile yoktur. Aynı zamanda diğer bir suç ortağı da Hüseyin Özgürgün’dür. Hüseyin Özgürgün de şu anda hükümet ortağıdır, peki o zaman Kredi Bankası’ndan kaybolan 54 milyon sterlin nerededir? Kısacası bu batık bankalardan havaya uçan paraların bulunmasıyla ilgili bir araştırma komisyonu kurularak bu paraların nereye gittiğinin ortaya çıkarılması lazımdır. Adalet ve dürüstlük istiyorlarsa buradan başlayabilirler ama ben samimi olduklarına inanmıyorum” dedi.

 

Sami DİLEK

KAMU-İŞ Başkanı

“Kamuya istihdam yapılmalı”

Kamu-İş Başkanı Sami Dilek de, yeni kurulan reform hükümetinden sendika olarak beklentilerinin öncelikle sendikacılıkta oluşan bazı sıkıntıların giderilmesi olduğunu söyleterek, “Anayasal sıkıntılar yaratacak bazı konuların, bunun yanında sendikaların içinde bulunduğu bazı sıkıntılarının çözümü  noktasında istihdamların yapılması hükümetten beklentimizdir. Bunlarla birlikte taşeron işçiliğe ve hizmet alımına son verilip anayasa gereği çocuklarımıza gelecek garantisi vermeleri için adım atmaları lazımdır. Ülkenin önünü açma noktasında büyük, geniş tabanlı bir hükümet kurulduysa sendikamızın ve toplumun da beklentisi bu yöndedir. Tabi ki bunun yanında ülkenin içinde bulunduğu ekonomik çıkmazın çözülememesi, asgari ücretin hala çözülmemesi bu adımların sendikalar olarak da çözülmesini bekliyoruz. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik buhranı, bankalarla yaşanan sorunlar, herkesin ipotek altına girmesi ve borç batağı içerisinde olan bu toplumun kurtulabilmesi için bankaların sömürüsünün önüne geçilmesi şarttır ve bunlar öncelikler arasına alınmalıdır” dedi.

 

“Gidişattan endişe ediyoruz”

Dilek, sözlerine şu şekilde devam etti; “Devletin kurum ve kuruluşlarının, özellikle de belediyelerin içinde bulunduğu borçlarla ilgili  gerekli adımın atılıp  gereken çözümün bulunması lazımdır. Sigorta, İhtiyat Sandığı gibi fonlarında desteklenmesi ve daha rahat ödeme yapabilmesi, bütçelerini düzenleyebilmesi noktasında önem arz etmektedir. Tüm bunların gerçekleştirilmesi ve kamuoyunun da bunları görerek siyasete yeniden güvenebilmesi önemlidir. Çünkü biz bu gidişattan endişe ediyoruz ve önümüzdeki seçimlerde oy kullanma oranlarının yüzde 50’lerin altına inmesini istemiyoruz. Dilerim ki almış oldukları makamları toplumun adına, toplumsal olarak kullanırlar ve kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmeden, bütün topluma hizmet ederek yola devam ederler. Bilindiği üzere Anavatan Türkiye’de hükümetin kurulamaması ve istikrarın sağlanamaması ülkemize de olumsuz yansımaktadır, Türkiye’deki hükümetin kurulması bizim hükümetimizin de bir nebze önünü açacaktır diye düşünüyorum.”

 

Ahmet KAPTAN

KTAMS Başkanı

“Asgari ücret belirlenmeli”

KITAMS Başkanı Ahmet Kaptan da koalisyon hükümetine yönelik beklentilerini sıralarken, Kıbrıs Sorununa olan duyarlılığın artması gerektiğine dikkat çekti. Kaptan: “Hükümetin Kıbrıs sorununun çözümüne aktif görev üstlenmesi gerekir. Bunun yanında bozulan ekonomi ve alım gücünü artıracak kararlar üretmesi gerekir. Bozulan vergi adaletsizliğini düzelterek, vergi adaleti getirmesi gerekir. Birçok sektörlerde sıkıntılar vardır, Tarımdan hayvancıya kadar sorunlarla boğuşuluyor. Bunun yanında hükümet, oteller, eğitim ve sağlık sektörleri gibi sektörlerle ilgili etkin kararlar üretip de bu kesimlerdeki insanlarımızı rahatlatması gerekir. En önemlisi ise yeni reform hükümetinin çalışan nüfusun yüzde 80’ini teşkil eden özel sektör çalışanları için insanca yaşanabilir bir asgari ücreti ivedi bir şekilde belirlemesi gerekir” diye konuştu.

 

“Hükümet prestij kaybı yaşadı”

Siyasilerin ve hükümetlerin büyük oranda prestij kaybı yaşadıklarını belirten Kaptan, “Prestij kaybı nedeniyle halkın gözünde siyasiler güvenlerini yitirmişlerdir. Biz laf üretmelerinin değil, iş üretmelerinin takipçisi olacağız ve eleştirilerimizi bu yönde yapacağız. Çünkü ilk kez verilen her söze söz olarak değil, tarihlerle belirlendi bu önemli bir duyarlılık ve kararlılıktır diye düşünüyorum. Bunun için artık verilen sözler mazeretten çıkmış tarihle belirlenmiştir, ama bunu yapacaklar mı diye soruyorsanız? Ciddi anlamda bir güvensizlik vardır” şeklinde konuştu.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam