İsias’ın yargı sürecini takip edecek komisyon Ankara ve Adıyaman yolcusu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhuriyet Meclisi, “Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Depremle İlgili Hukuki ve Adli Sürecin İzlenmesine İlişkin Oluşturulan Geçici ve Özel (Ad-Hoc) Komitesi” bugün toplandı.

Toplantıya, depremde hayatını kaybeden çocukların ailelerinin yanı sıra Barolar Birliği ve İnşaat Mühendisleri Odası başkanları katılarak görüşlerde bulundu. 

Komite toplantısına depremde hayatlarını kaybeden çocukların aileleri de davetli olarak katıldı.

Toplantıya katılan Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ve CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da birer konuşma yaptı.

Komite, gündemi olduğu üzere davetlileri dinleyerek bugünkü toplantısını tamamladı.

35'i Adıyaman'daki İsias Otel olmak üzere toplam 49 KKTC vatandaşı, 6 Şubat'ta Türkiye'de meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşamlarını yitirmişti.

KONUŞMALAR…

HASİPOĞLU: KOMİTE ADIYAMAN’I ZİYARET EDECEK

Komitenin açılışını yapan başkan, UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, deprem neticesinde çöken İsias Hotel ile ilgili tüm sorumluların hak ettikleri cezaları alana kadar komitenin bitmeyeceğini kaydetti.

Hasipoğlu, önümüzdeki süreçte komitenin Türkiye’yi ve Adıyaman’ı ziyaret edeceğini, meseleyi sonuna kadar takip edeceğini ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kurulan “Deprem Araştırma Komisyonu” ile de görüşeceğini belirtti. 

Komite Başkanı, UBP Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu (soldan ikinci), sorumluların hak ettiği cezayı alana kadar komitenin bitmeyeceğini kaydetti.

ERHÜRMAN: RUHSATLANDIRMAYI YAPAN DA BU İŞİN İÇİNDEDİR

Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, bugün Komitede bir hukukçu olarak katkı koymak adına bulunduğunu belirtti ve meselenin hukuki boyutuyla ilgili teknik bilgilendirmelerde bulundu.

Erhürman şöyle konuştu:

“Bu gibi hukuki süreçlerde ortaya çıkabilecek esas sıkıntı delil sıkıntısıdır. Delil yetersizliği beraat sebebedir. Başsavcılık davayı yürüttüğünden kusuru ispat etmekle yükümlüdür. O yüzden numune alma meselesi yaşamsal önemdedir. Bu dava özelinde hukuk açısından bizleri biraz rahatlatan durum savcılık nezaretinde bilirkişi gözetiminde tutanak tutulmasıdır. İnşaat Mühendisleri Odası numune aldı ve tutanak tutuldu, Yargıcımız imzaladı. Bu da bizim tanıklığımızı da mahkemede kullanabilecek bir argümandır. Resmi bilirkişi raporu tam da gerçekleri yansıtmıyorsa cross-check yapabilecek veriler elimizde vardır. Dolayısıyla, delil yetersizliği sorununu bu davada yaşamayabiliriz diye düşünüyorum. Barolar Birliği ve Sayın Hasan Esendağlı’nın girişimi ile güçlü bir hukuk ekibi oluştu. Barolar Birliği’nden arkadaşlar konuyu süreklilikte takip etmektedirler. 

Bu tip davalarda iddianamenin mahkemeye sunulması zaman alır. Ne yazık ki iddianame 1-2 ayda olmuyor. Sabırla ve dirayetle bu süreci takip edeceğiz. Geçmişte (1999 depremine istinaden) bu davalar normalden uzun sürdü. Bu durumu kesinlikle yaşatmamak adına sonuna kadar hangi konumda olursak olalım bunu takip etmek zorundayız. Şu ana kadar mesele sadece müteahhitler üzerinden yürüdü. Ama bu sadece müteahhit meselesi değildir. Denetlemediği ve doğru denetlemediği için bu hadiseye sebep olanlar da vardır. Ruhsatlandırmayı yapan da bu işin içindedir. Sanık olmasını düşündüğümüz herkes henüz tutuklanmadı diye düşünüyorum."

Erhürman sözlerini, başsağlığı dilekleri ile sonlandırdı. 

Komite toplantısına ana muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da katıldı. 

ÜSTEL: SUÇLULAR HAK ETTİĞİ CEZAYI ALANA KADAR MESELENİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ

Başbakan Ünal Üstel de, başsağlığı dileklerini iletti, “Depremde hayatlarını kaybeden çocuklarımızı unutturmamak adına hükümet ve Cumhuriyet Meclisi olarak elimizden geleni yapacağımızın sözünü huzurunuzda vermek istiyorum. Elbette ki yapacaklarımız çocuklarımızı geri getirmez. Ama en azından isimlerini yaşatacağız. Bunun için gerekli çalışmaları başlatmış durumdayız.” dedi. 

Başbakan Ünal Üstel, başlatılan çalışmaları şöyle özetledi:   

“Çocuklarımızın ismini taşıyacak bir spor salonu yapacağız. Bu doğrultuda çocuklarımızın hepsi orada birer görevli olarak bulunduklarından onlara bir yasal statü kazandırmak için de yasal çalışmaları tamamladık. Bütün çocuklarımızı görev şehidi olarak sayacak bu yasayı bitirdik ve Cumhuriyet Meclisi’ne gönderdik.

Çocuklarımızın ismini Anavatan’da da yaşatmak için ‘Şampiyon Melekler Kıbrıs Köyü’ kuruyoruz. Hükümet olarak Dayanışma Platformu ile bir protokol yaptık. Bu doğrultuda yapılacak konteynerlerin 500 tanesini Dayanışma Platformu, 500 tanesini de hükümet olarak biz paylaşıyoruz. Önümüzdeki hafta beldenin tesisini teslim almak için Ankara ziyaretimiz vardır. Yeri teslim aldıktan sonra konteynerlerin montajına başlanacak.

Çocuklarımıza, insanlarımıza, öğretmenlerimize, hayatını yitirdikleri İsias Hotel'in soruşturması, suçluların ortaya çıkarılması ve sorumluların gerekli cezaları alması için elimizden gelen gayreti yapacağız. Bu iş için ortak bir Ad-Hoc izleme komitesi kuruldu. Hükümet, muhalefet ve bağımsız kurum ve kuruluşların desteği ile bu izleme komitesini oluşturduk. Olayları yakından takip edeceğiz. Ayrıca, Ankara ve İstanbul barolarına kayıtlı tuttuğumuz hukukçular davanın takibini yapacak. Bizler de Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Adalet Bakanlığı’ndan davanın takipçisi olacağız. Gerektiğinde de gidip yerinden izleyeceğiz.

Komite ile yakın ilişki içinde suçluların hak ettiği cezayı alana kadar meselenin peşini bırakmayacağız. Cumhuriyet Meclisi olarak iktidar ve muhalefet olarak bir bütün halinde hareket edeceğiz. Bunun sözünü buradan vermek isterim.” 

Başbakan  Ünal Üstel sözlerini “Acınız acımız, evlatlarınız halkın, bizim evlatlarıdır. Onların adını yaşatmak için üzerimize düşenin sözünü veriyorum.” diyerek sonlandırdı. 

 Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre (sağdan ikinci) ve Başbakan Ünal Üstel (ortada), toplantıda birer konuşma yaptı.

TÖRE: DEPREMİ KADER OLARAK ASLA KABUL ETMİYORUZ

 Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre de, konuşmasında, “Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremler çok büyük acılara sebebiyet vermiştir. Evlatlarımız, çocuklarımız, antrenörlerimiz ve ebeveynlerimizi şehit verdik. Hükümetimiz çok hızlı davrandı ve şehit çocuklarımızı görev şehidi olarak kabul edilmesi ve onlara gerekli yasal haklarını vermek için Cumhuriyet Meclisi’ne yasa getirdiler. Ana muhalefet de yardımcı oldu ve birlikte çalıştık.” diye konuştu.

Meclis Başkanı Zorlu Töre, konuşmasında, “Kimseyi geri getiremeyiz ama hatıralarını yaşatmak ve gönül sevgimizi yaşatmak boynumuzun borcudur.” diye vurguladı. 

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre sözlerini şöyle tamamladı:

“Dayanışma ve acıları paylaşarak bu işi yürütmeye çalışıyoruz. Devlet sizinle beraberdir. İlk günden itibaren itfaiye, sivil savunma, asker, polis ve sivil gönüllülerle büyük bir seferberlik yapmıştır… Depremi kader olarak asla kabul etmiyoruz. Deprem kader değildir. (İsias Hotel’in yıkılmasıyla ilgili olarak) İhmali olanlar, bilerek malzemeden çalıp ticaret düşünenler cezasını çekmelidir. Bundan sonrasında da ne yapacağımızı ve ülkemizde de meydana gelebilecek olası bir depremde en az hasarla atlatmak için çalışmaları başlattık. Acılarınızı paylaşıyorum. Bize düşen bir görev varsa mutlaka yerine getireceğiz”.