İmamoğlu: Pazar günü bu kötü sistemi çöpe atın

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, 4 çeşit yemeğin 29 TL’ye satıldığı Kent Lokantaları’nın 9’uncusunu Sarıyer’de  Hisarüstü’nde açtı.

Boğaziçi Kampüsü’nün karşısında bulunan Kent Lokantası ile birlikte üniversitenin yasaklı akademisyenlerinin, öğrencileri ile buluşacağı derslik gibi kullanılacak gençlik ofisinin de açılışı yapıldı.

Öğle yemeğini, yeni açılan Kent Lokantası’nda öğrencilerle ve akademisyenlerle birlikte yiyen İmamoğlu, ilk kent lokantasının açılışını geçtiğimiz yıl temmuz ayında yaptıklarını ve bugüne dek 700 bin yemek servisi yapıldığını anlattı.

DİKKAT ÇEKEN ORANI AÇIKLADI

Yemek menüsünün 29 TL’ye servis edildiğine dikkat çeken İmamoğlu, şöyle konuştu:

*İstanbul Planlama Ajansı’nın yaptığı araştırma, ‘dönem dönem  evimde yiyecek bulunmuyor’ diyenlerin oranı neredeyse yüzde 20’ye dayanmış İstanbul’da.

*Toplumun böyle bir sıkıntı yaşadığı noktada İBB olarak halkımızın yanında farklı çalışmalarımızla, sosyal yardımlarımızı arttırarak katkı sunmaya gayret ediyoruz” dedi.

*Üniversite öğrencilerimizin İstanbul’da milyonu aşan nüfusu  biliyoruz. Bir çoğu da gurbetçi. Gurbetçi gençlerimizin öğrencilikte neler yaşadığını, nasıl zorluklar içinde olduğunu, ben de İstanbul’da üniversite hayatı geçmiş birisi olarak biliyorum, yaşadım, arkadaşlarımdan gördüm.

*Ama bu zaman diliminde bu biraz daha büyüdü. Bu noktada biz üniversitelere yakın noktaları seçerek Kent Lokantası hizmetini büyütüyoruz

“ZORAKİ ATAMALARLA GELİŞİMİ TIKANDI”

*Türkiye’nin göz bebeği ve dünya ölçeğinde önemli üniversitelerimizden birisi olan Boğaziçi Üniversitesi ne yazık ki son dönemde eğitimin dışında birçok konuyla toplumun gündeminde. Ve bu konu asla bizi mutlu edecek bir konu değil.

*Ne yazık ki okuldaki usule uygun olmayan, geleneğine uygun olmayan, zoraki atamalarla üniversitenin yıllardır ortaya koymuş olduğu o güçlü gelişiminin tıkayan, öğrencilerini, akademisyenlerini yok sayan bir akılla siyasi iradenin üniversiteye hükmetmesiyle kötü bir sürece doğru sürüklendi. Ve ne yazık ki burada  aylarca  TOMA’yı görmekten utanç duydum.

YASAKLI AKADEMİSYENLER ÖĞRENCİLERİ İLE BULUŞACAK

Kent Lokantası’nın açarken akademisyenlerle görüşüp önerilerini aldıklarını aktaran İmamoğlu “Lokantanın alt kısımda da akademisyenlerimizin bir kısım hizmetlerini sunabilecekleri öğrencilerle buluşabilecekleri; çünkü ne yazık ki onlar şu anda üniversitenin içinden men edilmiş durumdalar. Öğrencilerini özlüyorlar. Çok kıymetli bilim insanları. Onlara da bir saha oluşturduk ve orada öğrencileriyle buluşacak ve onlara bilgilerini aktarmaya devam edecek. Öğrenci-akademisyen ilişkisinin devamını sağlayacağız” dedi.

“BU SİSTEMİ DEĞİŞTİRMENİN ZAMANI GELDİ”

İmamoğlu gençlere şunları söyledi:

*Bütün bunların iyileşmesi için bu siyasi iradenin kurumlara hükmetmesinin sona ermesi lazım. Üniversitelerin özgürlüğünü, bağımsızlığını, oradaki o özgün aklı, gençlerin kendilerini ifade edebilmelerine yönelik  engellerin kaldırıldığı bir sürecin aslında gelişime nasıl katkı sunduğunu biliyoruz.

*Bunların olması, bunların daha yoluna koyulması için tarihi bir pazar gününe geldik. Burada hem gençlerin hem toplumun her kesiminin çok ciddi düşünüp, her kuruma müdahaleyi kendine yol, bir yöntem olarak tespit etmiş bir sistemi artık bu ülkenin gündeminden kaldırmanın ve değişimin zamanı geldiğini düşünüyorum.

*Tabii ki ekonomimiz de iyileşsin. Ülkemizin her gencinin ekonomik sorunlarının kalmadığı günleri görürüz. O zaman Kent Lokantaları’nı  başka bir misyonla vatandaşımıza sunarız. Ama bugün gerçekten ciddi bir ihtiyacı görüyor” diye konuştu.

“İFLAS ETMİŞ SİSTEMİ ÇÖPE ATALIM”

*Bu seçim bir rejimin, ülkemize dayatılan bir sistemin iflas ettiği ve herkesin huzursuz olduğu bir ortamda bunun değiştirilmesinin gerektiği bir seçim.

*Bu herhangi bir seçim değil. Bir partinin gidip bir partinin geleceği bir seçim ya da bir kişinin gidip bir kişinin geleceğin seçim değil.

*Bu bir sistemin bence iflas etmiş bir sistem; her yönüyle, ekonomik, eğitim, sosyal, yaşam, ilişki, diyalog, yargı, her türlü iflas etmiş bir sistemin çöpe atılıp gençliğin hayatının bundan sonraki dönemini çok daha iyi yaşayacağı bir sürecin elde edilmesinin sağlanmasının önünün açılacağı bir seçim.

*O bakımdan bu seçim aslında gençlerin seçimi. Bir seçim olsa 4-5 yıllık bir dilimi konuşuruz. Ama bir sisteme son vermek ve güçlü bir sistemi halkın özgürlüğünün, demokratik haklarının savunulduğu, kimsenin kutuplaştırılmadığı, kimsenin başkalaştırılmadığı, oylarıyla beraber insanların bölünmediği bir süreci elde edilmesini istiyorsak ki;  bu bir dönemi kapsıyor.

*Bunun tercihi onlar için hayati olacak. Biz diyoruz ki ülkemizin en az 30-40 yılını tasarlayacak, kurtaracak ihtiyaçlarını giderecek sistemi inşa edeceğiz ve bu gençlerle de olacak.

*Bu masada oturan gençlerimiz aslında önümüzdeki süreçte 50-60 yaşına kadar olan dönemlerini tariflemiş olacaklar.

*O bakımdan bu tercih gençlerin tercihi. Lütfen değişin, değiştirin ve değişime katkı sunun. Kendi geleceğinizin kararını verip kendi geleceğinizi tasarlayın. Bu sisteme hayır deyin. Yeni bir döneme evet deyin. Onun için sayın Kılıçdaroğlu’na her yerde gençlerin de huzurunda oy istiyoruz.

“SAKIN İNANMAYIN”

*Belki bir kısım hemşerimiz bize oy vermeyecek, vermeyebilir. Ama selam ile vermemeyi ikna etmiş akıldan kurutulmaları gerektiğini de görüyorum. Ve çok enteresandır. 3-4 kadın pazarda yürüyorlar. Kafaları önde, bana selam vermek istemiyorlar.

*Öyle öğretmişler onlara. Hiç hoş değil. Ben bazen zorla selam verip alıyorum, bazen benden kurtulamıyorlar. Eğilip yüzlerine bakıyorum, selamlar diliyorum, saygımı iletiyorum. Hiç fırsatı kaçırmamaya çalışıyorum.

*Ama peşinden yürüyen çocuklar ile bizim farkımızda. Ben gençlerin her şeyi bildiğini düşünüyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde meclisin çoğunluğu muhalefette, başkanlık bizde. Biz ne yaşadık 4 yılda? Aslında bir denge sistemi yaşadık.

*Türkiye’ye uyarlarsak TBMM yasama. Başkanlık sisteminde, cumhurbaşkanlığı yürütme. Yürütmenin başka birinde sayın Kılıçdaroğlu’nda olması, yasama tarafında ise orada her partinin farklı milletvekili sayısı var.

*Bu, ülkenin önünü tıklayacak bir şey değil. Tam aksine dengeleyecek. Yani sistemin birbirine hesap vermesini sağlayacak.

*Biri yanlış yaptığında hesabının verildiği bir mekanizmanın kurulmasını sağlayacak gerçek demokrasinin bir anahtarı gibi duruyor. Birileri ‘efendim meclis şöyle oyunuzu bize verin yoksa ülke şöyle olur, böyle olur’ derse sakın inanmayın.

“DENGE-DENETİM SİSTEMİNE OY VERİN”

Her şeyin, her yetkinin bir kişide olmasının yol açtığı sorunlara örnek olarak Boğaziçi Üniversitesi’nin durumunu ve Kanal İstanbul’u gösterdi.

İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:

*İstanbul’da Kanal İstanbul gibi bir sefaletin rezaletin bu şehre yaşatılmasının önünün açılması. Mesela Kanal İstanbul’ 3 aydır konuşmuyorlar. Niye? Ağızlarını düğümlemişler. Niye? Kelime edemiyorlar. Niye? Çünkü toplumun yüzde 65-70’i  istemiyor.

*Onu söylerlerse başına iş alacak. Unutturuyorlar. Bu kadar da kötü niyetliler. İşlerine geleni unutturuyorlar. Ama uydurma, kumpas, yalan ifade ettikleri bazı şeyleri de ne yazık ki çekinmeden, milletle gerçekmiş gibi paylaşabiliyorlar.

*İşte bütün bu iktidar hırsızının bertaraf edildiği insanların, yöneticilerin hesap verebildiği bir sistemin de varlığı açısından böylesine bir denge düzeninin, yürütmenin ve yasamanın başka partilerde olması  bu ülkenin çıkışının ışığıdır. Bunu lütfen böyle bilin. Ve o denge-denetim sistemine de oy verin.

“PAZAR GÜNÜ ÇÖPE ATIN”

İmamoğlu açıklamasının ardından öğrencilerle birlikte öğle yemeği yedi. Ardından da dışarıda kendisini bekleyen coşkulu kalabalığa bir sandalyenin üzerine çıkarak hitap etti. İmamoğlu şunları söyledi:

*Umuyoruz ekonomik zorlukları aştığımız günler çok yakın. İnşallah pazar gününden sonra çok güzel bir dönemi hep birlikte başlatırız.

*Özellikle Boğaziçi Üniversitesi’nin yaşadığı sıkıntıları, haksızlıkları,  hukuksuzlukları, akademisyenlerimizin düştüğü durumu, öğrencilerimizin hak ve hukukuna uygun olmayan atamaları, bir kayyum düzeni ve buna dönük bir takım uygulamaları görüyoruz.

*Türkiye’nin göz bebeği, dünyanın en önemli üniversitelerinden birisi olan Boğaziçi Üniversitesi’ni de bütün üniversitelerimizi de bilimin, teknolojinin, eğitimin ve bütün branşların en üst seviyede akademisyeninden öğrencilerine kadar özgür ve özgün alanlarında hizmet sunmalarını sağlayacağımız bir dönemi inşallah biz size sunacağız.

*Bu seçim, özellikle gençlerin seçimi. Sizi zora sokan, umutlarınızı ne yazık ki yerle bir eden, mutsuz eden bu kötü sistemi bu pazar günü çöpe atın.

*Bu pazar günü bu sistemin yerine demokrat bir dönemin ve herkesin sözünün  kıymetli olduğu bir dönemin ve herkesin düşüncesini özgürce söyleyebildiği bir ülke olacağının teminatı olacak olan sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verin.

*Allah’ın izniyle çok güzel bir döneme hep birlikte adım atacağız. En önemlisi ne biliyor musunuz?

*Kumpastan kurtulacaksınız, yalandan kurtulacaksınız. Baskıdan kurtulacaksınız. İftiradan kurtulacaksınız. Kötülükten kurtulacaksınız. İyilik kazanacak, güzellik kazanacak.

İlginizi Çekebilirİmamoğlu: Kimse kimsenin inancını yarıştıramaz, aşağılayamaz

Günün Trend Videosu

Daha fazla göster