DOLAR 32,3400 -0.07%
EURO 34,8790 0.06%
GBP 40,6534 0.01%
ALTIN 2.392,77-0,15
BITCOIN 20710150,43%

“Gerekirse dere yataklarındaki evleri yıkın!”

ABONE OL
11 Aralık 2018 07:57
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Ada genelinde yaşanan sel felaketi neticesinde ölüm olaylarının Güney Kıbrıs’ı etkilememesi ve sadece Kuzey Kıbrıs’ta yaşanması, doğal afetten ziyade sorumlunun çarpık yapılaşmaya izin verenler olduğunu gözler önüne serdi. Yeni Bakış’a konuşan vatandaşların tespitleri dikkat çekti


‘Yaşanan selde yetkililerin suçu yok’ şeklinde savunma yapan bazı kişiler var, o halde uygun olmayan yerlere nasıl inşaatlar yapılmıştır, elektrik, su, yol gibi gereksinimleri nasıl karşılanmıştır? Bunlara yetkililerce izin çıkmıştır ki yapılmıştır. Düşünülmeden çıkartılan bu izinlerin cezasını şimdi selde mağdur olan insanlarımız çekmektedir” şeklinde konuştu 


“Yapılmışın yıkılması maddi açıdan da zor olsa da burada insan hayatı söz konusu olduğu için bu şekilde önlem alınmalı” diyen bir başka vatandaş da “Şu saatten sonra devlet devletliğini gösterecek ve yaşanan sel felaketindeki insanlara yardım sağlayarak dere yatağından insanları alıp daha salim yerlere yerleştirecek” ifadelerini kullandı  


Ölüm olaylarının yaşandığı Ciklos’ta bariyerlerde sıkıntı olmaması durumunda yaşanan facianın önüne geçilebileceğini savunan vatandaşlar, “Yaşadığımız bu felaketten sonra yetkililerin tedbir alabilmesi için dere kenarlarına yapılan yapılaşmanın önüne geçilmeli. Ancak bundan önce yapılmış olan binaları yıkmak kolay değil; ama bu gibi durumların önüne geçilmesi için tek çare yıkılması ise yıkılmalı” diyerek gerekirse radikal kararlar alınması gerektiğine dikkat çekti


Süreyya ÖZDEMİR

KKTC’de yaşanan sel felaketi sonrasında yaralar her ne kadar sarılmaya çalışılsa da vatandaşlar, yeni felaketlerin yaşanmasından endişe ediyor. Yaşanan tüm üzüntülere rağmen yetkililerin hala altyapı konusunda harekete geçmemesini eleştiren vatandaşlar, yeni ölümlerin yaşanmaması için yetkililerin gerekirse radikal karar almaları gerektiğine dikkat çektiler.

Yeni bakış’a konuşan vatandaşlar, “Yaşanılan durum bir doğal afet değil, önlemi alınmamış bir ihmalsizlik” olduğu görüşünde… 

Yetkililerin dere yataklarını temizlenmesi için bir an önce faaliyetlere başlaması gerektiğini savunan vatandaşlar, “Dere yataklarındaki yapıların temizlenmesi ne kadar zor olsa da bunun bir an önce yapılması gerekli” diye konuştular. Vatandaşlar, önlem alınmadığı takdirde yeniden böyle bir durumla karşılaşmamız kaçınılmaz” diyerek duydukları endişeyi dile getirdiler. 

Vatandaş ne dedi?

Şevki Akkuş: Yetkililerin bir an önce faaliyete geçmesi şart

“Yaşanan sel felaketinin başlıca nedeni ülkede olmayan altyapıdır. Aynı zamanda yetkililer tarafından dere yataklarına yapılan evlere önlem alınmaması facianın yaşanmasında büyük bir neden oluşturmuştur. Düzensiz yapılaşma ve gecekondular nedeniyle dere yataklarındaki suların akacak yeri olmadığından sel kaçınılmaz olmuştur. Bu ülkede yaşamına devam eden bir vatandaş olarak yaşanan bu olaydan sonra dere yatağındaki evlerin ve dere yatağına atılan moloz atıklarının çöplerin temizlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Altyapıdaki sorunlar Ciklos’ta kaza yaşanmasına neden oldu. Yetkililerin bunları göz önünde bulundurarak bir an önce faaliyete geçmesi gereklidir.”

Metin Budu: Ne kadar zor olsa da dere yataklarındaki evlerin temizlenmesi gerekli

“Dere yataklarına yapılan evler nedeniyle Dikmen’de felakete uğrayan birçok mağdur insanımız var. Her şeyden önce yetkililerin dere yataklarına yapılan evlere göz yummaması gerekliydi. Ne kadar zor olsa da şu an dere yataklarında bulunan evlerin bir an önce temizlenmesi gereklidir. Yaşanan olay insanları hem maddi anlamda hem de manevi anlamda olumsuzluklara sürükledi. Bundan sonrası için yetkililerin dere yataklarına inşa edilen yapılara müdahale etmesi ve bunun yanında dere yatağındaki evler için de bir çare üretmesi lazım.”

Hayrullah Kaçak: Doğanın şakasının olmadığını gördük

“Yetkililerin önlem almadığı dere yataklarına yapılan evler nedeniyle birçok vatandaş bu durumdan mağdur oldu. 

Yaşanan bu faciadan, hem yetkililerin hem de dere yataklarına izinsiz evler yapan insanların ders alması gereklidir. Doğanın şakasının olmadığını gördük. Henüz mevsimin başındayız yağan ilk yağmurlardan dolayı bu denli hasarlar meydana geldiyse daha sonra oluşacak olumsuz olayları düşünemiyoruz bile, bu yüzden yetkililerin dere yataklarına atılan atıkların yanı sıra dere önlerini kapatan evlerin önlemini bir an önce alması şart oldu.”

Mahmut yağmur: Yaşanan sel sel değildi yetkililer önlem almazsa daha büyüğüne şahit olacağız

“Samsun’da yaşanan sel felaketinden sonra yetkililerin çıkıp ‘sen dere yatağına ev yaparsan doğa da senden bu şekilde intikamını alır.’ şeklinde konuşmasından sonra KKTC’de meydana gelen sel faciasını da gördük. Yaşanan durum tüm Kıbrıs halkını yasa boğdu. Altyapının yetersizliği, dere kenarlarına yapılan evler nedeniyle oluşan bu büyük hasarın yetkililer tarafından bir an önce önleminin alınması farz oldu.  Şöyle düşünüyorum ki yaşadığımız sel, sel değildi. Bu yetkililerin almadığı önlemlerin sonucu ortaya çıkan bir durum oldu. Yaşanan felakette canlar verdik, fakat bu durum karşısında herhangi bir önlemin olmaması durumunda daha büyük acılar çekeceğimizi düşünüyorum.  Aynı zamanda dere yatağına yapılan evlerde kişilerin suçundan daha fazla yetkililerin suçu olduğu kanısındayım. Halk olarak bizler şimdi dere yatağı kenarında oluşturulan evlerin yıkılması taraftarıyız. Bu nasıl olur bilemiyoruz fakat en kısa zamanda mağdurların tehlike arz eden bu yerlerden insanları kurtarması gereklidir.”

Ekram Tayfur: Düşünülmeden verilen iznin cezasını sel mağdurları çekiyor

“Çarşamba günü yaşanan selin en büyük suçlusunun yetkililer olduğunu düşünüyorum. Devletimiz dere yataklarına yapılan evlere inşaat izni verdiği gibi şimdi insanları bu tehlikeden kurtarması gerekli. Yaşanan selde mağdur olan kişilerin o bölgelerden çıkartılıp devlet tarafından daha salim yerlere yapılan evlere yerleştirilmesi gereklidir.

 Ülkemizde, yaşanan sel de yetkililerin suçu yok şeklinde savunma yapan bazı kişiler var, benim merak ettiğim konu izni olmayan yerlere nasıl olur da elektrik, su, yol gibi gereksinimler karşılanmıştır? Bu gibi gereksinimlerin yapıldığı yerlere yetkililerce izin çıkmıştır ki yapılmıştır.  

Düşünülmeden çıkartılan bu izinlerin cezasını şimdi selde mağdur olan insanlarımız çekmektedir. Dere yatakları kamuya ait yerlerdir. Önlemin alınması açısından yetkililer tarafından inşaat için verilen izinler, dere yataklarına en azından birkaç metre uzak bölgeler olmalıydı.”

Cemaliye Büyükoğlu: İhmalsizlik had safhada

“Dere kenarlarına yapılan yapılara en başında izin çıkmaması gerekliydi. Akacak su yeri bırakmayan yanlış betonlaşma halkımızı mağdur bıraktı. Buradaki en büyük suçlu buna göz yuman yetkililer oldu. 

Bu üzücü durumdan bütün halk etkilendi, şimdi yetkililerin dere yataklarına yapılan evlere, dere yatağı içerisinde bulunan atıklara ve Kıbrıs’ın altyapısına uygun önemli tedbirler alması gerekli. Doğanın şakası olmadığını gördük fakat yaşanılan durumun bir doğa faciası olmadığı kanısındayım. yaşanılan durumda büyük bir ihmalsizlik mevcut.”

Ahmet Mağusalı: Yetkililer dere yatağına yapılan yapılara baştan izin vermeyecekti

“Dere kenarlarına yapılan evlerin yıkılması bir daha yaşanacak böylesi durumlar için önlem olacaktır. Yapılan yapıların, şu an yıkılması ne kadar zor olsa da devlet selde mağdur olan insanları bu gibi durumlar için bir şekilde koruma altına almalıdır. Bizler her ne kadar doğanın şakası olmaz deyip yaşanılan felaketi doğaya bağlasak da yaşanılan bu facianın asıl nedeninin ihmalsizlik ve altyapı eksiklerinden olduğunun bilincindeyiz.

Dere yataklarına yapılan evlere başından izin verilmeyecekti. 

Vatandaş olarak bu konu hakkında ne kadar yorum yaparsak yapalım bu evler yetkililerce ne kadar yasal olursa olsun normlara aykırıdır. Bu işin en büyük acısını da yine bizler çekiyoruz.”

Semavi Aşık: Devlet şu saatten sonra devletliğini göstermeli

“Yaşadığımız sel felaketinde meskûn bölgeleri suların basmasının, insanların mağdur olmasının sebebi dere yataklarındaki yapılaşmanın yanı sıra kirliktir. Ancak dört gencimizin ölümüyle sonuçlanan felakette yapılaşma söz konusu değildir. 

Gençlerin ölümünde o bölgede yolun inşası zamanında yapılan bazı hatalar olabilir. 

Yol kenarlarındaki bariyerlerin ölen çocukların arabasının uçuruma yuvarlandığı yerde olmadığı gibi duyumlar aldım. Bariyerlerin orada olması belki facianın önüne geçecekti. Yaşadığımız bu felaketten sonra yetkililerin tedbir alabilmesi için dere kenarlarına yapılan yapılaşmanın önüne geçilmeli. Ancak bundan önce yapılmış olan binaları yıkmak kolay değil ama bu gibi durumların önüne geçilmesi için tek çare yıkılması ise yıkılmalı. Yapılmışın yıkılması maddi açıdan da zor olsa da burada insan hayatı söz konusu olduğu için bu şekilde önlem alınmalı. 

Şu saatten sonra devlet devletliğini gösterecek ve yaşanan sel felaketindeki insanlara yardım sağlayarak dere yatağından insanları alıp daha salim yerlere yerleştirecek. Ayrıca ülkemizdeki dere yataklarının atıkların yanı sıra kamışlardan da arındırılması gereklidir.” 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam