DOLAR 32,5170 0.21%
EURO 34,8590 0.36%
GBP 40,6563 0.48%
ALTIN 2.488,051,06
BITCOIN 1994262-3,31%

Domino Etkisi Yaşanabilir

ABONE OL
27 Mart 2015 08:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2023/03/alt.jpeg
https://yenibakisgazetesi.com/wp-content/uploads/2024/03/300-x-250-1.jpg

Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros, son üç aydır sürekli olarak yükselen döviz karşısında hiçbir önlem almayan hükümeti eleştirerek, kısa vadeli alınabilecek önlemleri gündeme getirdi.

Toros, piyasanın yeni fiyatlara adaptasyonunun biraz zaman aldığını ve bu zaman içinde de  KDV indirimine gidilerek tüketiciye yansıyan olumsuzluğu mümkün mertebe dengelemek için katkı sağlanması gerektiğini söyledi.

Toros, sabit gelirli tüketicinin paranın yeni değerine alışacağı sürede alım gücünün dengelenmesi gerektiğini belirterek, aksi taktirde ticaretin sekteye uğrayacağını, ticaretin sekteye uğramasının da ekonominin sekteye uğraması demek olduğunu vurguladı.

Özel sektörün bu durumda personel azaltma yoluna gideceğini, bunun da ülkedeki işsizliği tetikleyeceğini belirten Toros, bu gelişmelerin de ülke ekonomisi açısından  “Domino etkisi” yaratabileceği uyarısında bulundu.

Toros, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda ekonominin sekteye uğrayacağını ve bir çorap söküğü misali bunun bütün alanları etkileyeceğini vurguladı.

Toros: Bu arzu edilmeyen ancak endişe duyulan bir sonuç doğurabilir. Bundan hem hükümet hem de ülke ekonomisi ciddi zararlar görebilir

Abbas ELMAS

Türk Lirası’nda son aylarda yaşanan değer kaybını ve dövizin yükselişini Yeni Bakış’a değerlendiren Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros, bu durum karşısında hükümetin birtakım önlemler alması gerektiğini vurguladı. Toros,  önlem alınmaması durumunda ise hem iş dünyasının hem de devletin bundan olumsuz etkileneceğini söyledi. Toros,  dövizin ve özellikle doların son günlerde sürekli değer kazanması  ve buna karşılık TL’nin değer kaybetmesinin, sabit Türk Lirası gelirli vatandaşın alım gücünü olumsuz etkilediğini vurguladı.

“Fark edilir şekilde etkiledi”

Bu gelişmelerin piyasadaki  döngüyü de oldukça fark edilir bir biçimde etkilediğine dikkat çeken Toros, “Vatandaşların ev, araba ve okul masrafları gibi elzem giderleri döviz üzerinde olduğu için haliyle acil ve elzem olan giderlerde yüzde 20 oranında bir artış yaşandı ve insanların alım gücü bu oranda azaldı” dedi.Dövizdeki artışın özel sektörde bir taraftan cari gider kısıtlamasına, diğer yandan da tahsilatta değer kaybı yaşanmasına neden olduğunu belirten Toros, “Bu olumsuzluklar satış ve ciroları çok düşürdü” diye konuştu.

 

Hükümetin yapması gerekenler

Döviz kuru üzerinden yapılan ithalatın durma noktasına geldiğine, TL üzerinden yapılan ithalatlarda da fiyat artışı yaşandığına dikkat çeken Toros, ithalatın düşmesinin en büyük nedenini ise piyasadaki alım gücünün düşmesine bağladı. Bu gibi dönemlerde hükümetin alması gereken önlemlere dikkat çeken Toros, piyasanın yeni fiyatlara adaptasyonunun biraz zaman aldığını ve bu zaman içinde hükümetin KDV indirimi yaparak tüketiciye yansıyan olumsuzluğu mümkün mertebe dengelemek için katkı sağlaması gerektiğini söyledi. Toros, mümkün olan alım gücünün en yükseğe çıkarılması için KDV indiriminin şart olduğunu kaydetti.

Kısa vadeli önlem

Devletin ithalatçılardan tüketicilere yansıyan KDV oranından elde ettiği gelire dikkat çeken Fikri Toros, “Perakende fiyatlara yansıtılan KDV’de bir miktar indirim yapılırsa tüketicinin alım gücündeki düşüşe bir nebze katkı sağlanabileceğini düşünüyorum. Bu söylediğim tüketicinin yeni kurlara adapte olması için kısa vadeli ve geçici bir önlemdir ” dedi.

Toros, şu an itibarıyla 3 aydır yaşanan devalüasyona yönelikhükümetin  bir önlem alındığını söylemenin mümkün olmadığını vurguladı.

Kısa ve uzun vadeli önlemler

Hükümetin bu noktada KDV’de yapacağı ayarlamanın kısa vadede en yüksek olumlu etki gücüne sahip olacağına işaret eden Toros, bunun kısa vadede direkt tüketiciye yansıyacağını vurguladı. Toros, uzun vadede ise birtakım harçların gözden geçirilebileceğini,  araba ruhsatları veya bu gibi vergiler üzerinde oynayabileceğini söyledi.

“Ticaret sekteye uğrarsa ekonomi de sekteye uğrar”

Fikri Toros, sabit gelirli tüketicinin paranın yeni değerine alışacağı süreçte alım gücünün dengelenmesi gerektiğini belirterek, aksi takdirde ticaretin sekteye uğrayacağını, ticaretin sekteye uğramasının da ekonominin sekteye uğraması demek olduğunu vurguladı. Özel sektörün bu durumda personel durdurma yoluna gideceğini, bunun da ülkede işsizliğe neden olacağını ifade eden Toros, bunun sonucunun da “Domino etkisi” yaratacağı uyarısında bulundu.  Toros, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda sonuç olarak ekonomideki sektenin arkasının çorap söküğü gibi geleceğine ve bunun arzu edilmeyen ancak endişe duyulan bir sonuç doğurabileceğine dikkat çekerek, bundan hem devletin hem de ülke ekonomisinin ciddi zararlar görebileceğine vurgu yaptı.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

kıbrıs reklam