Bu Askerler Neden İntihar Ediyor?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ülkemde bu ay, iki gün üst üste acı haberlerle sarsılmış bulunmaktayız. Önce Dikmen lojistik destek komutanlığında vatani görevini yapan Özkan Yılıdrımlar isimli asker, Sonra henüz 48 saat geçmeden Gazimağusa’da Gülseren Eğitim Taburunda 19 yaşındaki Mehmet Sansar isimli askerin intihar haberleri gelmiştir. Her iki genç nöbette bulunduğu esnada tasarrufunda bulundurdukları silahların askı kayışlarıyla asmak suretiyle canlarına kıymışlardır. Bu acı habeler içimizi parçalamıştır.  Geçtiğimiz hafta köşe yazılarımda sizlere Vicdani Ret hakkının tanınması, Zorunlu Askerliğin kaldırılması gerekliliğini, Avrupa ve Dünyadaki askerlik uygulamalarından örnekler vermiştim. Gündemimize düşen bu şok olaylarla birlikte bu hafta yine tekrardan “Askerlik” konusunu yazmaya karar verdim. Bu askerler neden intihar ediyor? İntihar’a sürükleyen sebepler nelerdir? Ne yapılmalıdır? Bu sorulara cevap bulmaya çalışıyorum.

       Maalesef zorunlu askerlik halen yasamızda yer almaktadır. Vicdani Ret henüz bir hak olarak bireylere tanınmamıştır. Bu konu meclisin gündeminde birkaç kez gelmiştir. Ancak somut bir adım atılamamıştır. Benim gibi düşünenler “Vicdani Ret Hakkı”nı bu yüzden istiyor. İntiharların olmaması için askerliğin gönüllü, özgür iradeyle, rızayla yapılmasını talep ediyor. Böylesi bir askerliğin vatana, millete, ülkeye, topluma daha faydalı olacağını düşünüyor. Unutmayın istemeden yapılan her iş acı veriyor ve sonuçları da ağır oluyor. 

        Askerliğini yasa gereği er, erbaş olarak yapanlara mükellef yani zorunlu, yükümlü asker deniyor. Peki “mükellef er” dediğimizde ne anlıyoruz? Bana göre; 20’li yaşlara henüz gelmeden asker ocağına çağrılan ve askerlikten evvel başta ekonomik olmak üzere çeşitli sıkıntıların pençesinde yaşam sürdüren; ailelerinden, sosyal çevrelerinden vb. kopan gençlerden bahsediyoruz. Bunlara “mükellef er” diyoruz. Askerliğe yeni başlayan bu gençler özellikle zorluklar içinde sert bir emir-komuta disiplini altında vatani görevlerini yerine getirmeye çalışıyorlar. Evet genç yaşta hayat tecrübesinden yoksun iken birden kendisini askerde buluyor ve ağır sorumluluklarla karşı karşıya kalıyor. Bunu hepsimiz biliyoruz. 

       Mükellef Erbaş yani Çavus dediğimizde ise: Öğrenim durumu Lisans veya Yüksek Lisans olan üniversite mezunu, eli yıllarca kalem tutmuş 23-26 yaşlarındaki gençleri anlıyoruz. Hatta bazen bu gençler iş hayatına atılmış işinde gücünde mesleğini icra ederken veya tam evlenmek üzere iken yahut evliyken aniden askere gitmek zorunda kalıyor ve kalemi, kitabı, defteri bırakıyor, elinde silah saatlerce nöbet tutuyor.

        Kanaatimdir zorunlu olan herşey mutlaka sıkıntı yaratıyor. Hem ruhsal anlamda hemde maddi açıdan zorunlu askerlik bu bireylere ağır geliyor. Halbuki uzmanlaşmış bir ordu ülkeye vatana daha çok fayda sağlayabilir diye düşünmekteyim. Uzmanlaşmış ordu ne demek? Askerlerin tamamen gönüllü olduğu, özgür iradeyle, rızalarıyla askerliği profesyonelce icra etmeleri demektir.    

Yazımın devamı yarın yayınlanacak…