Cenevre’deki gayri resmi toplantıda, üç garantör ülke olan Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık ile BM temsilcileri Kıbrıs sorununu görüşmek üzere bir araya gelecek. Toplantıyı bazı siyasi parti temsilcileri de takip edecek. CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “orada olacağız, Kıbrıs’ta ve bölgede çözümü, kalıcı barışı, istikrarı ve aklı merkeze alan girişimler olursa, onlara katkı koymak için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullanarak, beklentinin çok da yüksek olmadığına vurgu yaptı
Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanı Tatar’ın bilinenler ve duyulanlar dışında yeni bir söz söyleme niyetinin yok gibi göründüğünü belirterek, Rum Lider Hristodulidis’in ise bir yandan “bu toplantı benim girişimlerim sayesinde gerçekleşecek” dediğini, diğer yandan masaya “somut öneriler” götüreceğini söylediğini kaydetti. Erhürman, ancak Hristodulidis’in somut önerilerinin ne olduğunun bilinmediğini belirtti
Tufan Erhürman, enerji konusuna da değinerek, “Yunanistan-Kıbrıs-İsrail üçgenindeki, fizibilitesi ve “ekonomik aklı” herkesçe sorgulanan “Great Sea Interconnector” projesi bir türlü ilerlemiyor. Hem ekonomik hem de Kıbrıs’ta ve bölgede kalıcı barışa ve istikrara yönelik siyasi akıl, Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye’nin bu projeden dışlanmaması gerektiğini söylüyor ama Hristodulidis’in kulakları böyle bir akla hala kapalı” dedi
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Cenevre’deki toplantıya az bir zaman kaldığını, Cumhurbaşkanı Tatar’ın bilinenler ve duyulanlar dışında yeni bir söz söyleme niyetinin yok gibi göründüğünü belirtti. Erhürman, Rum Lider Hristodulidis’in ise bir yandan “bu toplantı benim girişimlerim sayesinde gerçekleşecek” derken, diğer yandan masaya “somut öneriler” götüreceğini söylediğini kaydetti. Tufan Erhürman, “Somut önerilerin ne olduğunu bilmiyoruz” diyen Erhürman, “5+1 formatında gerçekleşecek bir toplantı söz konusu olduğuna göre, bu somut önerilerin “Crans Montana’da kaldığımız yerden devam edelim”in ötesinde ve dünyada, özellikle de bölgede olan bitenden haberdar nitelik taşıması önemlidir” dedi.
“Güvenlik AB için önemli”
Bölgede güvenliğin son derece önemli olduğunu söyleyen Erhürman, AB için güvenlik meselesinin son dönemde en önemli gündem maddelerinden biri olduğunu belirtti. Erhürman, “TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB’ye güvenlik konusunda önemli mesajlar veriyor. AB de yeni güvenlik denkleminde Türkiye’yi önemsiyor” diyerek, “Hristodulidis ise çok açık bir biçimde, Türkiye’nin Avrupa ülkeleri tarafından düzenlenen Ukrayna ve Avrupa güvenlik zirvelerinden dışlanması gerektiğini söylüyor” diye konuştu.
“Hristodulidis’in kulakları böyle bir akla hala kapalı”
Tufan Erhürman, ikinci önemli meselenin ise enerji konusu olduğunu ifade ederek, “Yunanistan-Kıbrıs-İsrail üçgenindeki, fizibilitesi ve “ekonomik aklı” herkesçe sorgulanan “Great Sea Interconnector” projesi bir türlü ilerleyemiyor. Hem ekonomik hem de Kıbrıs’ta ve bölgede kalıcı barışa ve istikrara yönelik siyasi akıl, Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye’nin bu projeden dışlanmaması gerektiğini söylüyor ama Hristodulidis’in kulakları böyle bir akla hala kapalı” dedi.
“Hristodulidis’ten ‘somut öneri’ niteliğinde hiçbir şey duymadık”
Erhürman, şöyle devam etti, “Bunların yanında, dönüşümlü başkanlık ve en az bir Kıbrıslı Türkün olumlu oyu olmadıkça federal organlarda karar alınamaması ilkelerini de içerecek şekilde siyasi eşitlik, resmi müzakerelerin takvimli ve sonuç odaklı olması ve müzakerelerin yine Kıbrıs Rum Liderliği’nin ayak sürümesi sonucunda başarısızlıkla sonuçlanması halinde bugünkü statükoya dönülmemesi gibi konularda şu ana kadar Sn. Hristodulidis’ten “somut öneri” niteliğinde hiçbir şey duymadık. Cenevre’den “Kıbrıs sorunu” ile ilgili olumlu bir adım beklenecekse (hele de yalnızca iki toplum liderinin değil, BM Genel Sekreteri’nin ve üç garantör ülkenin de bulunduğu ortamda), hem bunca yıllık müzakere tarihi çerçevesinde Sn. Genel Sekreter’in dediği gibi “yeni yaklaşımın eskilerden farklı olması”, hem de bölgenin, Avrupa’nın ve dünyanın gereksinimlerinin dikkate alınması gerekir. Kıbrıs ve bölge için kalıcı barış ve istikrarın anahtarı, Sn. Tatar ve Sn. Hristodulidis’in her gün dile getirdikleri, çoğu zaman kendi içlerinde de çelişen iddiaları Sn. Genel Sekreter’in ve üç garantör ülkenin önünde bir kez daha tekrarlamaları değildir.”
“Katkı koymak için elimizden geleni yapacağız”
Erhürman, “Unutulmamalıdır ki “bu haller” bir Haspolat geçiş noktasının açılması meselesini bile 5+1’e bırakan hallerdir. Kısacası, an itibarıyla Cenevre toplantısı ile ilgili beklentiler hiç de yüksek değil” diyerek, “orada olacağız ve Kıbrıs’ta ve bölgede çözümü, kalıcı barış ve istikrarı, aklı merkeze alan girişimler olursa, onlara katkı koymak için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı.