Alithia gazetesi “Barbaros Dünden İtibaren Karpaz’da” başlıklı haberinde, Türk araştırma gemisi Barbaros’un, Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisindeki “Türk tahrikleri” çerçevesinde, dün itibarıyla Karpaz’da bulunduğunu ve Gazimağusa körfezinden, Apostolos Andreas Burnu uzunluğuna kadar sismik araştırmalara başlamasının beklendiğini savundu.
Barbaros gemisinin, dün Taşucu Limanı’ndan ayrılarak, dün öğleden sonra, Karpaz açıklarına geldiğini yazan gazete Türkiye’nin yayımladığı Navtex’e göre, geminin yapacağı araştırmaların 30 Haziran’a kadar süreceğini belirtti.
Fileleftheros gazetesi “Ankara Gri Bölgeler İstiyor” başlıklı haberinde “Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki tahriklerinin hedefinin, Ege’deki gibi benzer bir durum oluşturarak, Kıbrıs’ın etrafında gri bölgeler yaratmak” olduğunu iddia etti.
Türkiye’nin bir başka amacının ise Rum ekonomisine paralel etkileriyle, tüm yaz boyunca bir gerilim ortamını muhafaza etmek olduğunu iddia eden gazete, Güney Kıbrıs için ise “Türkiye’nin, yakın zaman içerisinde terk etme niyetinde olmadığı, belirli faaliyetlere başladığı, anlaşmazlık sahnesi içerisinde, bölgede gri bölgeler yaratmayı istediği” şeklindeki olgunun net olduğunu belirtti.
Habere göre Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis, Barbaros gemisinin, Gazimağusa ile Apostolos Andreas arasındaki bölgedeki faaliyetlerinin yakından takip edildiğini, özellikle BM, AB ve Avrupa alanındaki ortaklara yönelik çeşitli girişimlerde bulunulduğunu ve Türk “tahriklerinin” şikayet edildiğini ifade etti.
Rum Hükümeti tarafından yapılacak herhangi bir faaliyetin de önceden duyurulmayacağını ifade eden Hristodulidis, Türkiye’nin bu tür faaliyetleri de iki amaca yönelik olarak sürdürmesinin beklendiğini de savundu.
Türkiye’nin, ilk hedefinin, tepkiler ve Rum tarafının da tepkileri içerisinde, Doğu Akdeniz’de gri bölgeler imajını yaratmak olduğunu savunan Hristodulidis, Türkiye’nin, bazı durumlarda sonuç getiren bu taktiği geçmişte de izlediğini belirtti ve burada gri bölgeler bulunduğu imajını uluslararası düzeyde yaratarak Türkiye’ye günlük yanıt vermelerinin söz konusu olmadığını söyledi.
Hristodulidis açıklamasında ayrıca, gri bölgeler yaratılması çabalarıyla Rum ekonomisinin sektörlerinin yaralanacağını düşündüklerini belirtti.
Hükümetin, gri bölgeler yaratılması çabasına ilişkin olarak bir başka şeyin, Rum ekonomisinin sektörlerini yaralamak olduğunu düşündüğünü belirtti.
Hristodulidis, Rum yönetimimin faaliyetlerinden ve bu çerçevede enerji planlamalarına devam edileceğinden kimsenin şüphe duymaması gerektiğini, ayrıca “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin egemenlik haklarının zırhlandırılması için yapılması gerekenlerin yapılacağını ifade etti.