“Yeşil” aşkı aşılıyorlar
Özlem ÇİMENDAL
Yeşil Barış Hareketi Yönetim Kurulu üyesi ve eski Başkanı Doğan Sahir ve beraberindeki heyet Yeni Bakış gazetesini ziyaret ederek yaptıkları çalışmalarla ilgili olarak bilgilendirmede bulundu. Sahir, çalışmalarındaki önceliklerinin çevre olduğunu belirterek, zaman zaman basında çıkan ve manipüle edilen haberlerin asıl amaçlarının önüne geçtiğini kişiler arası çatışmaya çevrilmeye çalışıldığını aktardı. Sahir, bu durumun kendilerini çok üzdüğünü ifade etti. YBH eski Başkanı Sahir, “Bu derneğin 30 yıla yakın güvenilir bir yapısı var. Her türlü siyasi yapıyla kavgamız da işbirliğimiz de oldu. Ama bu mücadelemiz hep çevre adına yapılmış işlerdir. Biz hiçbir zaman siyasilere şirin gözükmek için yanaşmadık. Bizim her zaman önceliğimiz çevre oldu” ifadelerini kullandı.
“Çalışmalarımız tamamen gönüllülük esasına dayalı”
Dernek olarak projeleriyle ve yaptıkları işlerle gündemde olmayı tercih ettiklerinden de bahseden Sahir, “Bizim asıl amacımız çevre. KKTC bin 800’ün üzerinde dernek kayıtlıdır. Bu derneklerden kaçı proje yapıyor asıl önemli olan budur. Bu ülkede her bir dernek bir proje yapsa yılda bin 800 proje olur. Tabela dernekleriyle asıl proje üreten derneklerin de ayrımının iyi yapılması gerekir. Biz övünmek için söylemiyoruz bunu ama bu işe gönül vermiş, tamamen gönüllülük esasına dayalı çevre bilinci için çalışıyoruz” dedi.
“Çevre konusu bütün insanlığın sorunu”
Yeşil Barış Hareketi olarak yıllardır kendi kaynaklarını kendilerinin yaratarak, gönüllülük esasıyla çalışmalarını yaptıklarını ama hiçbir şeyin yalnız olmayacağının da bilincinde olduklarına değinerek, “Bütün insanların sorunu olan çevre konusunu onlarla da paylaşmalıyız ki farkındalığı geliştirebilelim. Yeşil Barış Hareketi’nin kuruluş amacı insanlara çevre bilincini aşılamaktır” şeklinde konuştu.
“Tepebaşı Eko Festivali’nden gurur duyuyoruz”
Çalışmaları ve projelerini çok yönlü olarak gerçekleştirmeye çalıştıklarına da değinen Sahir, sergi, film ve çeşitli alanları kullanarak hem eğlenceli bir hava yarattıklarını hem de bu sayede insanlarda çevre farkındalığı oluşturarak amaçlarına ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Kıbrıs’ta ilk eko festivali kendilerinin yaptıklarını da hatırlatan Sahir, Tepebaşı’ndaki Eko Festivali’nden de gurur duyduklarını dile getirdi.
“Adına yakışır panayırlara ihtiyacımız var”
Ülkede gerçekleşen panayırla festivallerin ayrımının iyi yapılması gerekliliğine işaret eden Sahir, “Bütün panayırlar artık festivale dönüştü. Bize gerçekten panayır niteliğinde panayır lazım. Festivallerin de hakkının verilmesiyle yapılması lazım. Bir eko festivalde naylon poşetin ne işi var. Festivallerin de bir amacının ve hedefinin olması lazım.
Kıbrıs Lalesi büyük zenginlik
Kıbrıs Lalesi’nin KKTC’ye ait endemik bir bitki olduğuna da değinen Sahir, böylesi ender bulunan ve endemik bir bitki olan değerin turizm açısından değerlendirilmesinin büyük bir şans olduğunu vurguladı. KKTC’nin maalesef bu şansı turizm açısından değerlendiremediğinden bahseden Sahir, “Laleleri kesip kesip demet halinde satıyorlardı. Aynı şey nergislerde de yapılıyordu. Bu konuda da birçok çalışma yapıldı, yetkililerle de temasa geçilerek, yasak listesine alındı. Ancak engel olunamadı. Soğanlarını sökmeye varan katliama kadar varınca iş, gidip köylülerle konuşup, durumu anlattık” şeklinde konuştu.
Lalelerin turizme katkısının bilincini oluşturdular
Lalelerin para amaçlı koparılıp, katledilmesine engel olabilmek için, bölge halkına ve bu işi kazanca çevirenlere farklı alternatifler oluşturarak 1 ay içinde örgütlendiklerinden bahseden Sahir, “Tamamen Yeşil Barış’ın kendi bütçesiyle kimseden katkı almadan, çörek börek satacakları, el işlerinin satışını gerçekleştirecekleri folklor gösterileri yapabilecekleri, film, sergi gibi aktivitelerle gelişebilecekleri organizasyonlar için yola çıktık” ifadelerini kullandı.
“Güney’den 27 turist bir hafta konakladı”
Sahir, Güney Kıbrıs’la da afişler ve duyurular vasıtasıyla iletişime geçerek, 1 aylık çalışma sonucunda 27 tane turistin 1 haftalığına konaklamak için bölgeye geldiğini vurguladı. Farkındalık ve bilincin önemli olduğunu ifade eden Sahir, artık bölge çocuklarının da çevre bilinciyle hareket ederek, laleleri kesmek yerine adeta onların başında bekçi gibi bekleyip, laleleri korumaya aldıklarını mutlulukla karşıladıklarını ifade etti. Amaçlarına bölgede farkındalık oluşturarak ulaştıklarının mutluluğunu yaşadıklarından bahseden Sahir, bölge çocuklarında turistlerin laleler için geldikleri bilincinin oluşarak lalelere ve çevreye hassasiyetlerinin artırıldığına da işaret etti.
“Amacımız çıkış noktasından sapmaması”
Yeşil Barış Hareketi’nin bölgedeki çıkış noktasının amacından şaşmaması temennisinde bulunan Sahir, Lapta Belediyesi’nden laleleri koruyacak ve bölgede başlatılan çevre bilinci ve farkındalığın sürmesi için gerekli düzenlemeler ve çalışmaları da beklediklerini sözlerine eledi.
News