“Yaşananlar kader değil”

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ülkede belirsizliğin hüküm sürdüğünü belirterek,  “yaşananlar kader değil” dedi.

Geçim sıkıntısının hat safhada olduğunu ifade eden Tulga, geleceği ön görememenin büyük sorun yarattığını kaydetti. Tulga, “Esnaf iki yakasını bir araya getiremiyor” diye konuştu.

Tulga, bölgede yaşananların KKTC’ye yansımasının kaçınılmaz olmasına karşın   belirsizliğin asıl nedeninin ülkeyi  yönetenlerden kaynaklandığını kaydetti.

Deniz ABİDİN

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, esnafın gündeminin toplumun gündemiyle aynı olduğunu belirterek,  ülkede belirsizliğin hüküm sürdüğünü söyledi. Geçim sıkıntısının hat safhada olduğunu ifade eden Tulga,  bu ortamda geleceği ön görememenin büyük sıkıntı yarattığını kaydetti. Tulga, alım gücünün her geçen gün düşmekte olduğuna vurgu yaparak, “Esnaf iki yakasını bir araya getiremiyor” dedi. Tüm bunların aslında vatandaşın gündemi olduğunu söyleyen Tulga, yaşananların kader olmadığını belirtti.  Tulga, bölgede yaşananların ülkede etkisi olduğu bilinmekle birlikte, bu kadar fazla belirsizliğin asıl nedeninin yönetim olduğunu kaydetti. “Ülke iyi yönetilemiyor” diyen Tulga, genel olarak ülkenin refahının ne olacağının konuşulmadığını söyledi.

“ Çalıştayda sorunları bütünlüklü olarak ele alacağız”

Tulga, şöyle devam etti, “Haziran ayı içinde tüm sorunları bütünlüklü bir şekilde masaya yatıracağımız bir çalıştay düzenleme çalışması içindeyiz. Ekonomi ve kooperatif başlığı altında eş başlıkta çalışma hayatı, eğitim, sağlık, ulaşım gibi konulardaki sıkıntıları ele alacağız.

“Reel gündem alım gücü”

Tulga, ülkenin esas gündeminin hala Kıbrıs sorunu olamadığını belirterek, ülkenin esas gündeminin vatandaşın alım gücü olduğunu kaydetti. Tulga, “Vatandaşın esas gündemi mazottur, akaryakıttır, alım gücüdür, reel gündem budur. Sağlık, eğitim, esas gündem buradadır. Hayat koşulları zorlaştıkça insanların başını kaldırması mümkün görünmüyor. İnsanlar her gün evinin kapısından çıkarken ve evine girerken kendi sorun ve gündemleriyle baş başadır. Yıllar sonra neredeyse yarım asır sonra önemli bir zirve yaşanacak. Ancak, vatandaş kendi sorunlarıyla meşgul olduğundan bu konuyla ilgili durumda değil. Vatandaşın bu gündeminin kamuoyuna ne kadar yansıdığı konusu ise tartışılır. Politikalar ve çözüm çabaları vatandaşın daha iyi hayat koşullarında yaşayabilmesi için yeterli değil. Bugüne kadar çözüm diye ortaya konulanlar çözüm olamadı. Bütün iddialar boş çıktı”